HÜSEYİN AYAZ’DAN NURETTİN TURAN'A
SON ÇAĞRI.!
TDF-Trabzon Dernekleri Federasyonu Önceki
1.Başkan Vekili Hüseyin Ayaz'dan Onursal Başkan Nurettin Turan'a Son Çağrı. 
Ben Hüseyin Ayaz; TDF-Trabzon Dernekleri
Federasyonu'nun 27 Mayıs 2018 tarihinde yapacağı olağan genel kurul Divan
masası kurulmadan yeni arayış içinde olan Trabzonlu Derneklerin,
Federasyon ve konfederasyonlarının vizyonlarını daha yukarılara taşıma girişimlerini
çok daha sağlıklı duruma oturtmaları adına TDF Onursal Başkanı Nurettin
Turan’a kendi konumum hakkında kamuoyuna olumlu veya olumsuz
açıklama yapması adına son çağrımı yapıyorum.
Hemşeri sivil toplum
kuruluşları hizmetlerime ilk olarak Of Aşağı Kışlacık Köyü Derneği Başkanlığı
ile 1990 yılında başladım.
11 yıllık dernek başkanlığım
sürecinde; 1994 tarihinde Trabzon Dernekleri Birliği ve 2005 yılında Trabzon
Dernekleri Federasyonunda kurucu üye ve bir çok kez yönetim kurulu üyeliği,
başkan yardımcılığı, son olarak ta başkan vekilliği ve aynı zamanda KASTOB
Genel Başkan yardımcılığı TSTK yönetim kurulu üyeliği görevimi devam
etmekteyken. İnsan olarak Yaşadığım onca acıların üzerine rahmetli
kardeşimin yakalanmış olduğu amansız hastalığının 2016 yılı şubat ayında, çok
daha olumsuz bir şekilde tekrar karşımıza çıkmasından dolayı bu
zorlu süreçte ben hastane hastane dolaşarak bir çare arayıp koştururken,
22 yıl emek sarf ettiğim kurumuma ve her
zaman elimden geldiği kadar dertlerini kendime görev addettiğim kurumumdaki
bazı çalışma arkadaşlarıma bu sefer her zamankinden daha fazla ihtiyacım
olduğunu hissettiğim bir zamanda, Kurumun Genel Başkanı Mustafa Demir; Hiçbir
şekilde insani değerlere uymayan sistematik bir hareket ile Yönetim Kurulu
üyesi olan ve olmayan insanlara, zamanları aylara yıllara dayanan her biri
diğerinden daha vahim olan, kurum adına işlediğimi iddia ettiği 11 tane
ağır suç içeren söylemlerini farklı yerlerde, farklı zamanlarda, farklı
kişilere gıyabımda ortaya atmaya başlayıp şahsımı itibarsızlaştırma yoluna
girdi.

Kurumun Genel Başkanının, 1.Vekili için ortaya attığı bu kadar önemli
iddialar karşısında, kendisini aklayana kadar o kurumda kalması ve kurumu
temsilen gittiği üst kurumlarda temsilci olarak bulunması etik olmayacağı için,
Genel Başkanın bulup ortaya çıkaracağı başkaca suçlar da varsa rahatça
araştırsın diye, bu konuda önünü açayım düşüncesiyle,
17.Mart.2016 tarihinde kurumdan istifa ettim ve Kurumu temsilen gittiğim KASTOB
ve TSTK' ye de ayni gün istifa dilekçelerimi verdim.
Tüm STK faaliyetlerinden elimi çekerek,
günü ve zamanı geldiğinde hesaba çekilir, iddialar doğruysa istifamdan sonra
disiplin kuruluna sevkim yapılarak varsa cezamı çekerim, değilse hesabını
sorarım düşüncesiyle de zamanımı tamamen hastama dolayısıyla aileme ayırdım.
8 ay sonra 24.Eylül.2016 tarihinde kardeşimi kaybettim. Aradan üç ay geçtikten
sonra normal hayata döndüğümde, edindiğim STK terbiyeme göre ve 27
yıllık STK yaşantım ve tecrübelerime, uğraştığım sosyal kültürün
bana kazandırdığı değerlerim ve asaletim gereği, kurumum ve kurumumda
görev yapan diğer insanların zarar görmemesi adına sessiz kalarak hiç
bir zaman, hiçbir yerde, hiç bir açıklama yapmadım ve hiç
demeç vermedim, hiç bir makama suç duyurusunda bulunmadım.
Kurumun mahremi dışına çıkmadan bana
yakışır bir şekilde Genel Başkan Mustafa Demir'in gıyabımda
ortaya attığı söz konusu iddialarını kol kırılır yen içine kalır usulüne
göre yönetim kurulu huzurunda karşıma gelerek ispatlaması için 29 Aralık 2016,
16 Mayıs 2017, 16 Haziran 2017, 24 Temmuz 2017, 09.Ekim 2017 tarihlerde, ard
arda dilekçelerimi yönetim kurulu üyelerine ve başkanın kendisine resmi
yollarla gönderdim ve bunların hiç bir cevap alamadım.
Daha sonra TDF Onursal Başkanı Nurettin
Turan'ın Federasyonda katıldığı bir yönetim kurulu toplantısında
ısrarları üzerine Başkan vekili İsmail Şatıroğlu'nun Başkanlığında benim bu
konumun çözümü için kurulan komisyonun Genel Başkanla huzurda yüzleşme
davetine vaktinde gittim ve yerimi aldım, uzun süre huzurda beklememe
rağmen Genel Başkan Mustafa Demir iddialarını ispat için karşıma
gelemedi.
Komisyon aracılığıyla kendisine
telefonla bir çok kez ısrar etmeme rağmen başkaca
herhangi bir tarih de veremedi, bundan sonra iki kez daha denetleme kurulunu
göreve çağırdım. Hüseyin Ayaz istifa etmiş kurumdan ayrılmış onun bir
hükmü kalmamıştır gerekçesiyle Denetleme kurulunun toplantı yapılmasına
müsaade edilmedi.
Her sıkıştığında gıyabımda iftiraları
atmaya devam eden Mustafa Demire İddialarını huzurda karşıma gelerek
ispatlayamadığından yeni iftiralarına yüzleşmek için daha muhatap olunmasına
gerek olmadığı kanaatiyle cevap dahil vermedim.

ONURSAL BAŞKAN NURETTİN TURAN'A SON
SÖZÜM;
Sayın Nurettin Turan Büyüğüm; Mustafa Demir'in
Hüseyin Ayaz adına ortaya atıp sonra ispat için huzura gelemediği iddialarının
bir tanesini dahi doğru olup olmadığı, Hüseyin Ayaz'ın benden önce
ve benimle birlikte çalıştığım yedi yıl boyunca benden sonra bu ve benzeri bir
şeyleri olduğunu bir sefer olsun gördüm herhangi bir yerde birinden duydum de,
ilk önce bunu aydınlığa kavuşturmanı.
Devamında o kadar zorlu günlerden
sonra Feshane etkinlikleri komisyon başkanı benim olduğum dört etkinlik
de tüm yönetim kurulu arkadaşlarla birlikte yapılan çalışmalar
sonucu kurumun kasasında yüksek miktarda paraları olan, vizyonu zirve
yapmış olan TDF de, ortada hiçbir sorun yokken, ben hastane hastane
dolaşarak hastama bir çare ararken, genel Başkan Mustafa Demirin tarihleri
aylara yıllara varan iddiaları o onda ortaya atması ve girmiş olduğu bu
yolun ve gerçek sebebinin ne olduğunu önce Allah sonra Mustafa Demir
ve benden sonra sorumluluğunu bilen Müslüman bir büyüğümüz olarak sadece
senin bildiğin konuyu, 27.Mayıs.2018 Pazar günü TDF'nun gerçekleştireceği
olağan genel kurulunun divan masası kurulmadan önce bu ölümlü dünyada yarın çok
geç olmadan ve benim açıklamama gerek kalmadan Onursal Başkan sıfatınla senin
çıkıp açıklamanı istiyorum.
Hüseyin Ayaz’ın bu durumu olumlu veya
olumsuz, çözülmeden genel kurul yapılmasının Derneklerde yaratacağı kafa
karışıklığını daha da artıracağını, Mustafa Demirin egosu uğruna
başkaca neler yapabileceğini en iyi bilen kişi olarak,
Ailemden aldığım terbiye 27 yıllık STK
yaşantım ve tecrübelerimle, uğraştığım sosyal ve kültürün bana kazandırdığı
değerlerim ve asaletimle bu güne kadar 27 aydır sabrederek, sesiz
kalarak hiç bir zaman, hiçbir yerde, açıklama yapmadım ve basın
aracılığıyla hiç bir demeç vermedim, hiç bir suç duyurusunda bulunmadım.
Kurumun mahremi dışına çıkmadan bana
yakışır bir şekilde bu durumumu kol kırılır yen içine kalır biçimiyle her daim
çözmeye çalıştım, konuyu konumumu müspet veya menfi çözmen halinde bundan sonra
da bunun dışına çıkmayacağımı da önemle belirtirim.

ANCAK:
KAMUOYUNUN GERCEKLERI ÖĞRENMESİ ADINA
CEVAP İSTEDİĞİM KONULAR
A-) Mustafa
demir'in Hüseyin Ayaz'ın zor gününde gıyabında ortaya
atmış ispat için huzura gelemediği bu ideaların bir tanesi
veya hepsi doğrudur.veya birlikte çalıştığımız 22 yıllık STK
yaşantımda bu veya benzeri bir şey gördün mü, işittin mi.? Allah Rızası için
çık söyle (.Bu sözüme cevap verme hakkı birlikte çalıştığımız camiamızın
tüm insanları içinde geçerlidir)
B-) Mustafa Demirin böyle bir yola
girmesini gerektirecek bir konuyu benim bilmediğimi Hüseyin Ayaz yalan
söylüyor camiayı zora sokuyor.
C -) Kurumun Bu
günlere gelmesine çok büyük payı olanlardan Hüseyin Ayaz, Ali Cihan Akgül, Ali
Faik Şeker, Korkut Yılmaz Ayaz ve benzeri bir çok kişi neden TDF den
ayrılmak zorunda kaldılar.
D-) Evet itiraf ediyorum Mustafa Demirin Hüseyin Ayaza karşı girişmiş olduğu
karalama, itibarsızlaştırmanın nedeni ...... şudur, tüm
uğraşlarıma rağmen ben Mustafa Demiri bu yoldan geri
alamadım, Kuruma büyük emekleri olan Mustafa Demirin kontrol
edilmemesi durumunda egosu uğruna neler yapabileceğini bilen birisi
olarak kabul ediyorum de.
Bunun en belirgin örneği 21 Mayıs Çarşamba
günü Of Hayrat Derneğinin düzenlediği iftarlı dernek başkanları toplantısında
TDF de hiç bir zaman var olmayan üye kayıt defterinin genel sekreteri genel
saymanı ve yönetim kurulu üyelerinin gözlerinin önünde hazırda bulunanlara üye
kayıt defteri çalındığının iftirasını atması ve devamında daha dün Başkan
adayı gösterdiği kişi ve onu bu güne kadar yanında olan yönetim kurulu üyeleri
huzurunda beni Başkan seçin listemi sizler yapın diyerek birlikte
çalıştığı arkadaşlarını bıraktığı durumdur.

HUKUKEN YAPILMASI GÜÇ OLAN OLAĞAN GENEL
KURUL İÇİN ÖNERİMDİR
Hukuken Yapılması güç olan Olağan Genel
Kurul için Önerim
Sorumlu olduğumuz camiaya daha fazla
yanlış örnek olmama adına Acil olarak TDF'nun gerçek tüzüğünün sorumluların
görebileceği yerlerde yayınlanmasını sağlanması.
F-) Dernekler genel kurul esnasında ve
sonrasında karşılaşabilecekleri genel kurul üç yılda bir Mayıs ayının son
haftasında mevcut tüzüğe göre yapılır.Yeni tüzük değişikliği bir sonraki genel
kurulu bağlar. Tüzüğün dört yerinde TDF genel kuruluna 45 gün kala
kayıtlar dondurulur, genel kurula sade bu tarihten önce kararı alınmış dernek
delegeler seçme ve seçilme hakkına sahiptirler,bu tarihten sonraki
başvurular genel kurulda seçilen, yeni yönetim kurulunca karara
bağlar hükmünü okusunlar.
Sadece genel kurullarını TDF'nun genel
kurulundan 45 gün önce yapmış Derneklerin yeni delege listesini genel kurula 15
güne kadar değiştirebilir maddesini insanlara yanlış anlatmanın ortaya
çıkaracağı sakıncalarını anlasınlar, yine tüzükte dernekler üye oldukları
federasyonun tüzüğünü okumalı tüzüğün hükmettiği maddelere uymak zorunda
oldukları aksi durumda onlarında suç işlemiş olacaklarını bilmeleri maddelerini
görsünler.

DERNEKLERİN İKİ AYAKLARI BİR PACUCA
SOKULMASIN
27 yıllık STK 22 yıl bu kurumda uzun
yıllar teşkilat başkanlığı son iki dönem Başkan vekili olarak deneyimlerimle
önerim şudur.
Genel Kurulun çok daha sağlıklı bir
şekilde yapılabilmesi için Sayın Onursal Başkanımızın Genel Kurula katılması ve
önerisi üzerine gerçek delegelerin en yaşlılarından birinin başkanlığında geçici
bir seçim hazırlama komisyonu kurulması.
Oluşacak yeni yönetime üye olan olmayan
dernek temsilcilerinden oluşan seçim komisyonu kurarak üye derneklerin mevcut
durumlarının gözden geçirerek yeni baş vurmuş veya başvuracak Derneklerin
başvurularını yasal hale getirerek hazırlanamayan Denetleme kuruluna da
eksiklerini rahat tamamlayabileceği süre vererek camiamızın tatil dönüşünü
hesaba katarak uygun bir tarihte hepimizin katılacağı tüm camiayı kucaklayacak
olağanüstü genel kurulu camiamıza yakışır büyük bir mekanda adayların eşit
şartlarda yarışacağı, sonucunda Trabzon'un kazanacağı bir genel kurul
yapılmasına gayretini sarf etmeni Derneklerin üzerlerindeki bu amansızlığını
ortadan kaldırarak
Ramazan Ramazan insanları daha fazla stres
yaşatmadan Trabzonluların ve Sivil Toplum Kuruluşlarının mahkeme kapılarına
gitmesinin ve yanlış örnek olmasının önünü kesmen ricasıyla. 
Trabzon Kamuoyuna Saygılarımla Hüseyin Ayaz
@#MedyaGünebakış
©#MedyaGünebakış
Ökkeş
Bölükbaşı,
İstanbul –Mayıs.2018- okkesb61@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,
|