Basın Ahlak İlkelerine uymaya söz vermiştir. Sitede yayınlanan yazılar ve yorumlardan yazarları sorumludur.
ÇAMURDAN YARATILIŞIN TARİHSEL KÖKENİ!
Sanılanın aksine çamurdan yaratılış hikâyesi semavi
dinlere özgü değildir. Diğer birçok olgu gibi bu da daha önceki inanışların üç
büyük dine etkilerindendir ve diğerlerine nazaran hikâye daha geniş kitlelerce
kabul görmüştür.
KURAN’DA ÇAMURDAN YARATILIŞ
Kuranda topraktan yaratılış kısaca şöyle belirtilir:
*Allah nezdinde İsa’nın durumu, Âdem’in durumu
gibidir.* Allah onu topraktan yarattı. Sonra ona “Ol” dedi ve
oluverdi. (Kuran, Ali İmran:59)
Allah, insanı pişmiş çamur gibi bir balçıktan yarattı.
(Kuran, Rahman:14)
O (Allah) ki, yarattığı her şeyi güzel yapmış ve ilk
başta insanı çamurdan yaratmıştır. (Kuran, Secde:7)
And olsun ki, insanı süzme çamurdan yarattık. (Kuran, Müminun:12)
Sizi bir çamurdan yaratan, sonra ölüm zamanını takdir
eden ancak O’dur. Bir de O’nun katında muayyen bir ecel vardır. Siz hâla şüphe
ediyorsunuz.! (Kuran, En’am:2)
Ey insanlar.! Öldükten sonra tekrar dirilmekten şüphede iseniz bilin ki, ne olduğunuzu
size açıklamak için, Biz sizi topraktan sonra nutfeden, sonra pıhtılaşmış
kandan, sonra da yapısı belli belirsiz bir çiğnem etten yaratmışızdır.
Dilediğimizi belli bir süreye kadar rahimlerde tutarız; sonra sizi çocuk olarak
çıkartırız, böylece yetişip erginlik çağına varırsınız. Kiminiz öldürülür,
kiminiz de ömrünün en fena zamanına ulaştırılır ki, bilirken birşey bilmez
olur. Yeryüzünü görürsün ki kupkurudur; fakat Biz ona su indirdiğimiz zaman
harekete geçer, kabarır, her güzel bitkiden çift çift yetiştirir. (Kuran, Hacc:5)
And olsun ki, insanı kuru balçıktan, işlenebilen kara
topraktan yarattık. (Kuran, Hicr:15)
İNCİL’DE ÇAMURDAN YARATILIŞ
Rab Tanrı göğü ve yeri yarattığında, yeryüzünde
yabanıl bir fidan, bir ot bile bitmemişti. Çünkü Rab Tanrı henüz yeryüzüne
yağmur göndermemişti. Toprağı işleyecek insan da yoktu. Yerden yükselen buhar
bütün toprakları suluyordu. Rab Tanrı Âdem’i topraktan yarattı ve burnuna yaşam
soluğunu üfledi. Böylece Âdem yaşayan varlık oldu. (Yaratılış 2: 1 – 7)
TEVRAT’TA ÇAMURDAN YARATILIŞ
Rab Allah yerin toprağından adamı yaptı ve onun yüzüne
hayat nefesini üfledi ve adam yaşayan can oldu. (Tevrat Tekvin
2-7)
BURAYA KADAR BİR PROBLEM YOK
Zira zaten Kuran, Tevrat ve İncil’i düzeltmek üzere
gönderildiğini söylüyor, dolayısıyla diğer iki* kitap arasında benzerlikler
bulunması gayet doğal. Ancak Kuran’dan –ve Kitab-ı Mukaddes’ten– önce bu hikâyenin
varlığı, Kuran’ın daha önceki inançların hikâyelerinden etkilendiğini
gösterecektir.
Tabi ki; *Herkes söylüyorsa bu onun
gerçekliğini kanıtlar* tarzı yorumlar yapılacaktır, şimdiden sorayım;
burada(aşağıda) bahsi geçen inançlar Allah katında* geçerli inançlar mıdır.?
Kuran, neden bu inançlardan bahsetmemiştir.? Veya Kuran neden sadece Musevi ve İsevileri
düzeltmek adına gönderildiğini söylemiştir.? Eğer değilse, bu insanlar çamurdan
yaratıldıklarını (.!.) nasıl bilebildiler.?
Ve tabi ki, okuduğunuz hikâyeler birebir İslam’daki
yaratılış öyküsü olmayabilir ki bu da gayet doğaldır, zaman içinde bozulmalar olmuştur.
Ancak objektif bakılmaya çalışıldığında aralarındaki benzerliği* görememek için
bir sebep göremiyorum.
ZERDÜŞTLÜK’TE ÇAMURDAN YARATILIŞ
Diğer bir kaynak ise Zerdüştlüğün kutsal metni
Avesta’dır. Ahura Mazda ilk insanı; Goyamart’ı yarattı, daha sonra Goyamart
Ehriman’a -kötülük tanrısı- boyun eğdi ve vücudunda metaller oluşmaya başladı.
Ve altın uzunca bir süre toprak içinde kaldıktan sonra Ahura Mazda, Mashya ve
Mashyanak’ı -*Âdem ve Havva*- yarattı.(1)
MISIR MİTOLOJİSİNDE ÇAMURDAN YARATILIŞ
“Elephantine’ nin -Nil nehrine bir ada- en muhteşem
ilahi simgesi, koçbaşlı Chnumu’dur -ya da Chnuphis, Kneph, Neph, Chem, Kemu,
Khem, Khnum, Khneme- ki insanı biçimlendirmiş, Tanrıları yaratmış, elleri ile
Dünya’yı şekillendirmiş, kendi kendini yaratmış (yaratanı olmayan) ilk yaratıcı
güçtür ve ilkel çağlarda her şeyin tek kaynağı olarak bilinir”. İlerleyen
bölümlerde Khnemu’dan *Tanrı Nun* olarak bahseder ki “ilahi göğe ait
ve dünyevi her şeyi oluşturmuştur” der.
“Khnemu, mevcut olanların yapımcısı, oluşacakların
yaratıcısı, var olan her şeyin kaynağı, babaların babası ve annelerin
annesidir. Güneşi yaratan, Tanrıları yaratandır. İlk insanı çamurdan, çömlekçi
tezgâhında elleri ile şekil vererek yaratan ve yaşamlarında geçim verendir.”(3)
YUNAN MİTOLOJİSİNDE ÇAMURDAN YARATILIŞ
Olympos tanrılarının kuvvet ve kudretine karşılık,
Prometheus’da kurnazlık ve zekâ vardır. Titanların isyanları sırasında
tarafsızlığını korumuş ve başkaldırmamış bir Titan oğlu olarak Zeus’un gözüne
girmeyi başarmıştı. Zeus onu Olympos’daki ölümsüzlerin arasına aldı. Oysa o
Zeus ve arkadaşlarına karşı kin besliyordu.
Dedelerinin öcünü almak için, kendi gözyaşıyla
yoğurduğu balçıktan ilk insanı yarattı. Sonra onun acizliğine acıyarak,
Hephahistos (Ateş Tanrısı) alevler
saçan ocağından bir kıvılcım çaldı ve insanlara armağan etti. Bunun için Tanrı
Zeus tarafından Kafkas Dağında zincire vurulmuş ve Prometheus Desmotes (zincire
vurulmuş Prometheus) adıyla anılmıştır.
Tanrılarca görevlendirilen bir kartal(bazen akbabayla
karıştırılır) sürekli olarak, her gece yeniden oluşan karaciğerini
kemirmektedir. Onu Kafkas dağının tepesindeki bu işkenceden Zeus’un oğlu yarı
tanrı, ölümlü Herakles kurtarır. Prometheus; “Zeus tahtından düşmedikçe benim
işkencelerimin sonu yoktur” der, böylelikle insanlığa özgürlüğün yolunu göstermiş
olur.
Bu arada Zeus, kendisini hiçe sayan insanlara da bir
ders vermek için, Hephaistos’a su ve balçıktan ilk bakirenin heykelini yaptırdı
ve kalbine ruh yerine Prometheus’un ateşi çaldığı yerden aldığı bir kıvılcımı
koydu ona Pandora ismini verdi. Onu insanlara yollarken eline verdiği kutuda
ise tüm kötülük ve ıstıraplar vardı. Zeus böylece insanlardan da intikamını
aldı. (4)
SÜMERLERDE ÇAMURDAN YARATILIŞ
Sümerlerin Enuma Eliş (Gökyüzünde) sözcükleriyle
başlayan ve bundan ötürü bu adla anılan uzun yaratılış şiiri, Marduk’un
baştanrılığını şöyle anlatır (Kimi incelemeciler Marduk’un bu şiire sonradan
sokulduğunu ileri sürmüşlerdir): İlk kaosun canavarı Tiamat’ı (tuzlu suların
kişileşmesi) yendikten sonra “yeryüzünün ve göğün tanrılarının efendisi” olur.
İnsanlarla birlikte bütün doğa, varlığını ona borçludur. (5)
Krallıkların ve uyruklarının yazgısı onun elindedir.
Yeryüzünü de Kingu’nun (6) kanıyla yoğurup elde ettiği balçıktan ilk insanı
meydana getirmiş. Babil Kralı Hamurabi ünlü yasalarını kendisine dikke
ettirenin Marduk olduğunu söyler. Marduk burada adelet tanrısı Şamaş
kişiliğindedir.
BABİLDE ÇAMURDAN YARATILIŞ
Başka bir çamurdan yaratılış hikâyesi ise MÖ 2000
yıllarda yazıldığı tahmin edilen Gılgamış Destanı’ndan. Destana göre tanrı
Aruru, yiğit Enkidu’yu (7) çamurdan yaratmıştır:
Aruru ellerini yıkadı; bir parça çamur koparıp yazıya attı. Ve yazıda yiğit Engidu’yu yarattı. Çamurdan yaratılan Engidu, demir gibi sertti. Bütün gövdesi kıllarla kapkara olmuştu. Kadın gibi uzun saçları vardı. Saçının lüleleri tıpkı buğday başağı gibi filizlenmişti.
ESKİ ÇİN’DE ÇAMURDAN YARATILIŞ
Çin mitolojisine göre başlangıçta evren bir yumurtanın
içindeydi. Evrende ilkin sonsuz ve sessiz bir hiçlik varmış. Her yer
karanlıklar içindeyken ilk olarak Pengu (Pan Ku) oluştu. Pengu yumurtanın
kabuğunu kırarak dünyayı on sekiz bin yılda düzene soktu. Yumurtanın üst kısmı
yükselip gökyüzünü Yang’ı meydana getirdi. Alt kısmı ise çökerek yeri Yin’i
oluşturdu. Yin dişi, Yang ise erkekti. Birbirlerini tamamladılar. Bu iki gücün
birleşimi dev bir yaratıcılık etkisi doğurmuş ve sonuçta dünyanın ve varlıkların
temelini oluşturmuştur.
Bu ikiliğin her parçası birbirine geçmekte, birbirini
koşullandırmakta, ayrı olamamakta, böylece karşıtlar arasındaki birlik ve savaş
oluşmaktadır. Yin ve Yang enerjileri sürekli birlikte dans ederler. Ve böylece
kozmik dengenin uyumunu yaratırlar.
Yin, soğuk, karanlık ve atıldır. Yang, sıcak, aydınlık
ve hayat doludur. Bu ikili sonradan Feng shui’yu, hayat enerjisinin akışını
anlatan yaşama sanatını ortaya çıkarmıştır. Pengu Yin ve Yangı oluşturduktan
sonra ölür. Öldükten sonra sol gözünden güneş, sağ gözünden ay, kanından
denizler, saçlarından ormanlar, gövdesinden yeryüzü, son soluğundan da
rüzgârlar meydana gelmiş. Daha sonra çürüyen bedeninde kaynaşan böceklerden de
insanlar oluşur.
Zamanla gökyüzünün bir bölümü denizlere düşerek
insanlığı yok etti. Bunun üzerine Tanrıça Nü-kua, yengeç elleriyle gökyüzünü
yukarıya kaldırdı, denizleri yeniden sınırlarına itti ve çamurdan yeni bir
insan türü yarattı.
DİPNOTLAR
(1) Zerdüşt Avesta Bölümler, Çev: Eshat Ayata, Kora
Yayınları, s: 41.
(2) Ahura mazda, Zerdüştçülük’ün kötülük ilkesi ya da
Tanrı’sı olan Ehrimen’le sürekli bir mücadele, ya da savaş hali içinde olmakla
birlikte, Zerdüştçü iyimserliğin bir ifadesi olarak, sonunda mutlak bir zafer
kazanacak olan baş tanrısı, iyilik ilkesi. Moğol mitolojisinde “Hormosta”, Türk
mitolojisinde “Kurbustan” veya Hürmüz adıyla yer alır. Moğollara göre 55 Batı
Tanrısının başında bulunur.
(3) Budge, Gods of the Egyptians, II: 50,51
(4) Prometheus, Hesiodos’a göre İapetos’la ve
Klymene’nin oğlu ve Atlas, Menoitios ve Epimetheus’un kardeşidir. Bazı
metinlerde Prometheus’un annesi Asia ve kardeşi Athos olarak gösterilir.
Prometheus, öteki kardeşleri gibi, tanrısal düzene kafa tutmuş, karşı çıkmış ne
var ki öteki kardeşlerinden farklı olarak sonunda insanoğlunu yaratarak ve
onlara ateşi (yaratıcılığı, bilimi, uygarlığı) vererek bu düzeni değiştirmeyi
başarmıştır. »
(5) Marduk (Akadça’daki Sümerce yazılışı AMAR.UTU ),
antik Mezopotamya’daki geç dönem tanrılarından birinin adı. Babil şehrinin baş
tanrısıydı; Hammurabi zamanında Babil, Fırat vadisinin politik merkezi
olduğunda, Babil panteonunun başı olarak Marduk’a tapınılmaya başlanmıştır.
Babil yaratılış destanı olan Enûma Eliş’te tanrıların en büyüğü ilan
edilmiştir.
(6) Kingu, Qingu olarak da yazılır, Babil
mitolojisindeki bir cindir. Tanrıça Tiamat Kingu’nun annesiydi. Tiamat Kingu’ya
Kader Tableti’ni verdi. Kingu, Kader Tableti’ni boynuna asardı, bu da ona büyük
bir kuvvet kazandırırdı. Daha sonraları, Marduk tarafından öldürüldü ve
kanından insanlık yaratıldı.
(7) Enkidu, Sümer mitolojisinde bir karakter.
Sümercede Kırların İnsanı anlamına gelir. Gılgamış destanında Gılgamış’ın
arkadaşıdır. Hayvanlar tarafından büyütülmüş vahşi bir insanken tapınak
rahibesi olan Tehiptila tarafından canavarsı yönleri ehlileştirilmiştir. Tanrı
İştar’ın Gılgamış ve Enkidu üzerine gönderdiği Gök Boğa’sını beraber öldürürler
ve boğanın bir bacağını keserek İştar’ın yüzüne fırlatır. Bunun üzerine
tanrılar ikisini ayırmak için Enkidu ‘ya bir hastalık verir ve onu öldürürler.
Gılgamış Destanı, Cumhuriyet Yayınları, s: 27-289.
(9) Çin mitolojisindeki en tanınmış ve kendisinden
önceki birçok yaratılış mitine karşı hâkimiyet kazanmış yaratılış miti Pan
Gu’yu (veya Pengu) başrolde gösteren bir yaratılış mitidir. Diğer mitlere
oranla oldukça yeni sayılabilecek, MS 3. yüzyılda ortaya çıkmış bu mitte hiçbir
şeyin olmadığı, sadece kaosun, dev bir yumurtanın içindeki karanlık bir nem
şeklinde var olduğu bir zamandan bahsedilir.
İçinde yaratılış için gerekli tüm öğeleri bulunduran
yumurtanın içinde zamanla, yaratıcı olacak, Pan Gu büyümeye başlar. Tamamen
büyüdüğünde uyanan Pan Gu yumurtadan, onu kırarak, çıkar. Bu esnada yumurtanın
içindeki yaratıcı öğeler her yana dağılır.
#www.medyagunebakis.com,
Trabzonlular Birleşiniz. Trabzonlu İşadamları, İşkadınları, Çalışanlar, Genç Kızlar-Erkekler, Okuyan çocuklar Birlik ve Bütünlüğü Sağlamak Sizin Ellerinizde..!
Yazının devamı »Copyright 2022 - MEDYA GÜNEBAKIŞ
Designed by TELMAR
BACK TO TOP