Basın Ahlak İlkelerine uymaya söz vermiştir. Sitede yayınlanan yazılar ve yorumlardan yazarları sorumludur.
Yılmaz
Güney’in senaryosunu yazdığı Altın Palmiye’li *Yol* başta olmak üzere, *Kurbağalar*,
*Yılanların Gücü*, *Sen Türkülerini Söyle*, *Almanya Acı Vatan*, *Endişe*, *Deprem*,
*Katırcılar*, *Amerikalı*, *Derman*, *Gelincik*, *On Kadın*, *Nehir*, *Tomruk*,
*Firar*, *Herhangi Bir Kadın* gibi birçok klasik filmin çekimin yapan Türk
sinemasının önemli yönetmenlerinden Şerif Gören’den acı haber geldi.
İstanbul’da
geçirdiği kaza sonrası hastaneye kaldırılan ve Taksim Eğitim ve Araştırma
Hastanesi’nde dışarıdan solunum desteği verilen
Gören 80 yaşında hayatını kaybetti.
1974’te
ilk filmi ‘Endişe‘, Antalya Film Festivali’nde En İyi Film ve En
İyi Yönetmen dâhil altı dalda ödül kazandı. Türk sinemasına damgasını vuran
Metin Erksan, Lütfi Ömer Akad ve Yılmaz Güney’in başlattığı toplumsal
gerçekçilik akımının ikinci kuşağında yer alan Gören dönemin teknik
imkânsızlıklarına rağmen filmlerinde kullandığı etkili seslerle Türk sinemasına
pek çok yenilik kattı.
1973’te
Sinema İşçileri Sendikası’nı kurarak başkanlığını üstlenen Gören 1979-1980
yılında Yönetmenler Derneği başkanıyken 12 Eylül askeri darbesiyle tutuklandı.
1981’de tahliye olduktan hemen sonra Yılmaz Güney’in senaryosunu yazdığı ‘Yol’u
yönetti.
EFSANE
YÖNETMEN
Efsane
yönetmen olarak anılsa da Şerif Gören böyle değerlendirilmeyi pek
umursamıyordu: *Ne bileyim, sokakta yürürken ya da Akbil’imle otobüse binerken
kimse beni tanımıyor.! (gülüyor) Başbakan’ın kahvaltısına gittim mesela;
oyuncular tek tek siyah ciplerle çıkıyordu oradan, ben Akbil’imle otobüse
bindim kapının önünden. Normal bir adamım ben de.!*
Ulusal
ve uluslararası alanda pek çok ödül alan, saygın festivallerde jüri başkanlığı
yapan Gören Yılmaz Güney, Kadir İnanır, Tarık Akan gibi sinemamızın önemli
isimleriyle çalışmıştı.
#www.medyagunebakis.com, #Toplumsalmuhalefet,
ŞERİF GÖREN’E SAYGIN VEDA
Son Usta Şerif Gören Sinemadan ve Yeşilçam’dan
omuzlarda uğurlandı.
Sinema sektörünün önemli yönetmeni Şerif Gören,
omuzlarda Atlas Sineması'na getirildi, Yeşilçam'ın kalbinden yine omuzlarda
camiye götürüldü ve omuzlarda son yolculuğuna uğurlandı.
ANILARDA KALAN İZLER
Şerif Gören kaç defa bu sinemada film izledi, kaç defa sinemanın
çıkışındaki Yeşilçam’ın kalbi sayılan Erol Dernek Sokak’tan yürüdü. Hiç
konuşmamıştık, ama nereden aklımıza gelecekti ki Şerif Abi’nin son yolculuğuna
bu sinemadan ve sokaktan uğurlanacağı.!
Sabah saatlerinde Atlas Sineması’nın önüne gelenler son derece
üzgündü. Türk sinemasının en büyük yönetmenlerinden Şerif Gören, son
yolculuğuna uğurlanacaktı. Geçirdiği kaza ve sonrasında yaşananlar onu
tanıyanlar ve sevenler için beklenmedik şeylerdi.
Törene gelenlerin çoğu bir ay, bir hafta öncesinde Şerif Gören
ile ilgili anılarını birbirleriyle paylaşıyorlardı. Gidişinin ani oluşu
herkesin içinde bir yarım kalmışlık duygusu bıraktı.
Kaan Kurtuluş’un geçmiş yıllarda 1 Mayıs’ta çektiği Şerif Gören’nin
Hafifçe tebessüm eden bir fotoğrafından yaka fotoğrafı yapılmış. Şerif Abi… Bu
tebessüm eden pozuyla anılarda yaşayacak.
Törende onu son yolculuğuna uğurlamak isteyenlerin yüzlerinde de
hüzünle karışık aynı tebessüm vardı.
*SİNEMA
İNSANDIR*
Sinemada tören başlamadan önce herkes sessizce hep
film izledikleri koltuklarda yerlerini alıp beklediler. Sinemanın çıkış
kapısından Şerif Gören’in naaşı omuzlarla sahneye getirilirken ayağa kalkıldı
ve alkış başladı. Kimimiz büyük bir yönetmeni, kimimiz abisini, kimimiz
dostunu, kimimiz arkadaşını alkışlıyordu aslında. Törende anma konuşmaları
yapıldı. Ama öncesinde cenazesinin başında saygı nöbeti tutuldu sessizce.!
İlk olarak Şerif Gören ile ilgili kısa bir video görüntüsü verildi perdeye.
*Sinema
dayanışmadır, sinema arkadaşlıktır, sinema aşktır, sinema insandır* Sinema kuşağının son temsilcisi şerif
Gören kendi kuşağının sinemaya bakışını bu sözüyle betimliyordu yaşarken.
Bir başka konuşma, Nürnberg Film Festivali’nden, orada da *Yol*u çekmesinin
öyküsünü anlatıyor. Yılmaz Güney “Bu filmi çek de nasıl çekersen çek” demiş.
KARŞIYIM, ÇARŞIYIM.!
Şerif Abi “Ben de çektim” diyerek tartışmalı bir meseleye kendince son
noktayı koyuyor. Bir başka konuşma, Gezi Olayları sonrasındaki bir ödül töreninden.
O sıralar hedefe konulan Çarşı Grubu’na destek atmak için Çarşı’nın tişörtünü
giyip çıktığı ödül töreni.
O törende *Asi bir delikanlı olarak girdiğim sinemada her zaman bazı
şeylere karşı çıktım. Sansüre karşıyım, Amerikan tröstlerine karşıyım, sinema
tekellerine karşıyım, darbeye karşıyım, işkenceye karşıyım, içimdeki otosansüre
karşıyım, onun için Çarşı’yım* diyerek bir anlamda hayattaki duruşunu anlatmış
vakti zamanında Şerif Ağabey.
Nur
Sürer ve Muzaffer Hiçdurmaz Şerif Gören için hem nöbet tuttular hem de konuşma
yaptılar.
Nur Sürer; “Muhsin Ertuğrul’un
son sert açtığı kapıyı o çok yumuşak kapattı. 41 yıl önce tanıştık. O zamanlar
sinemanın şimdiki gibi oyuncakları yoktu. -30 derecede sadece bir kamera ve
kötü bir şaryo ile çekildi o filmler. O koşullarda harikalar yaratmış bir
yönetmendi Şerif Gören. Şahane bir insandı” diyor dostunun ve yönetmeninin
ardından.
Yönetmen Ömer Vargı; “Endişe
ile yönetmenliğe başladığında ben de asistanı oldum. Ondan sadece sinemayı
değil hayatı da öğrendim” dedikten sonra bir anısını anlatıp ve onun nasıl
kendisine hayat öğüdü verdiğini ve nasıl bir usta olduğunu söylüyor.
Duygularını gizlemiyor ama zaten Şerif Abi de duyguların gizlenmesinden
hoşlanmazdı.
Yönetmen Yüksel Aksu; onu
anan bir başka isim. Aksu “Öncelikle ustamızdı. Sonra ağabeyimiz oldu. Çok
yakın zamana kadar ağabeyliğine devam etti. Sinirli gibi duruyordu. Sonra çok
iyi baba- oğul gibi, abi-kardeş gibiydik. Aslında Şerif Gören deyince benim
aklıma ilk gelen şey ‘mücadele, dayanıklılık ve dayanışma’. Sineması da
sinematografikti. Kendisi de çok sinematografikti. Bir konuşmaya başladığı
zaman beş filmlik öykü anlatırdı. Yolun yolumuzdur, izin izimizdir, bayrağın
bizdedir Şerif Abi” diyerek açtığı yoldan gideceklerinin sözünü veriyor.
Yıllarca birlikte çalıştığı Muzaffer Hiçdurmaz; ki en son ikisi Adana Film Festivali’nde birlikte gülerken
fotoğrafını çekmiştim, “Şerif 70 yıllık dava arkadaşımdı. Çok film çektik, çok
set kurduk. Buradaki bütün övgüleri hak ediyor. Ama sinema bir ekip işidir, bu
ekibin de görünmezleri sinema emekçileridir. Bunun da hakkı verilmeli. Yaşasın
sinema emekçileri” diyerek hem dostunu hem de sinema emekçilerini anıyor.
YAŞASIN SİNEMA
EMEKÇİLERİ
Konuşma sırası bende, galiba en genç konuşmacıydım. Şerif
Abi’yle bir türlü yapamadığımız nehir söyleşinin hikâyesini anlatıyorum. Hep
parça parça anlattığı anılarını bir bütün olarak anlatması için ısrar etsem de
olmamıştı. Başka isimler de ısrarcı olmuş ama o muazzam hikâyesini anlatmadı. *Hepimize parça parça anılar bıraktı, şimdi o hepimizin içindeki
bu anılarla yaşıyor* diyorum.
DEĞİŞİK
KUŞAKTAN YÖNETMENLER ORADAYDI
Tören
sonrası yine omuzlarda Şerif Gören, Yeşilçam’ın kalbi Erol Dernek Sokak’tan
Hüseyin Ağa Camii’ne götürüldü.
Camide
sinema emekçileri için verdiği mücadele unutulmamış Sine-Sen’in bayrağı
örtülmüştü tabutuna. Bir de tuttuğu takım Beşiktaş’ın bayrağı.
Yavuz
Turgul, Nuri Bilge Ceylan, Muzaffer Hiçdurmaz, Ömer Vargı, Derviş Zaim, Yüksel
Aksu, Gani Şavata, Çiğdem Sezgin, Kazım Öz, Aydın Sayman, İsmail Güneş, Mehmet
Güleryüz, Aydın Orak’ın aralarında olduğu farklı kuşaktan birçok yönetmen vardı
caminin bahçesinde. Halil Ergün, Nur Sürer, Hülya Koçyiğit, Orhan Gencebay,
Levent İnanır, İştar Gökseven, Menderes Samancılar, Feride Çetin, Necmettin
Çobanoğlu’nun da aralarında olduğu birlikte çalıştığı pek çok oyuncu, Baran
Seyhan, Haşmet Topaloğlu, Sevil Demirci gibi yapımcılar Şerif Gören’i son
yolculuğunda yalnız bırakmadılar.
Sinema
yazarları Alin Taşçıyan, Uğur Vardan, Esin Küçüktepepınar, Şenay Aydemir, Burak
Göral, Müge Turan, Gökşen Aydemir, Ali Can Sekmeç, Ece Vitrinel sendikacılar,
sinema emekçileri son yolculuğunda yayındaydı Şerif Gören’in. Kalabalık bir
cenaze töreniydi. Cenaze namazından sonrası yine omuzlarda son yolculuğuna
uğurlandı Şerif Gören ve Kozlu Mezarlığı’nda defnedildi.
#www.medyagunebakis.com, #Toplumsalmuhalefet,
Trabzonlular Birleşiniz. Trabzonlu İşadamları, İşkadınları, Çalışanlar, Genç Kızlar-Erkekler, Okuyan çocuklar Birlik ve Bütünlüğü Sağlamak Sizin Ellerinizde..!
Yazının devamı »Copyright 2022 - MEDYA GÜNEBAKIŞ
Designed by TELMAR
BACK TO TOP