TÜRKİYE HİBRİT DEMOKRASİ İLE YÖNETİLİYOR.!

Hibrit Demokrasi demek.? Demokratik ve otoriter yönetim unsurlarını bir araya getiren bir yönetim biçimidir.

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

TÜRKİYE HİBRİT DEMOKRASİ İLE YÖNETİLİYOR.!

Hibrit Demokrasi demek.? Demokratik ve otoriter yönetim unsurlarını bir araya getiren bir yönetim biçimidir. Bu terim, demokratik yapılar (örneğin seçimler, parlamenter sistem, temel haklar) ile otoriter özelliklerin (örneğin özgürlüklerin kısıtlanması, basın üzerindeki baskı, güçlü lider etkisi) aynı anda var olduğu siyasi sistemleri tanımlamak için kullanılır. Hibrit demokrasiler, genellikle demokratik ve otoriter rejimler arasındaki bir geçiş aşaması ya da ikisinin bir karışımı olarak görülür.

İşte bu kavramsal anlamda; Türkiye, Otoriterliği yüksek tam bir Hibrit Demokrasi özelliklerini taşımaktadır.

2024 Dünya Demokrasi Endeksine göre: Türkiye

Londra'da yayımlanan "liberal" iktisat dergisi The Economist'in İstihbarat Birimi'nin her yıl yayınladığı "Küresel Demokrasi Raporu"nun 2024 baskısında Türkiye'nin durumunda bir önceki yıla göre kayda değer bir değişiklik gözlemlenmedi.

Türkiye raporda 10 üzerinden 4,33 puanla 102. sırada,"hibrit (karma) rejimler" arasında gösterildi. Geçtiğimiz yıl 103. sırada yer alan Türkiye bir sıra yükselmiş görünse de puanları geçtiğimiz yıldan daha düşük. Türkiye'nin dünya demokrasi sıralamasındaki puanları şöyle:

Toplam: 4,33

Seçim süreci: 3, 50

İşleyen bir hükümet: 5

Siyasal katılım: 6,11

Siyasal kültür: 5

Sivil özgürlükler: 2,06

The Economist'in Küresel Demokrasi Endeksi'nde yer alan 167 ülke arasında 24 ülke "tam demokrasi", 50 ülke "kusurlu demokrasi", 34 ülke "hibrit rejim" ve 59 ülke de "baskıcı rejim" kategorisinde sıralanıyor.


Demokraside Küresel Durgunluk Ve Gerileme

Raporun editörü  Joan Hoey 2023 değerlendirmesini şöyle özetledi:

"Dünya çapında özgürlüklerin gerilemesine yol açan Covid-19 pandemisinden üç yıl sonra 2023'teki gözlem sonuçları demokrasinin artan sıkıntılarına ve ileri atılım eksikliğine işaret ediyor. 2023'te sadece 32 ülke endeks puanını iyileştirdi, 68 ülkeyse düşüş gösterdi. 67 ülkenin puanları aynı kaldı. Bu da küresel olarak bir durgunluk ve gerileme tablosuna tekabül ediyor. Küresel ölçekte gerileme büyük ölçüde demokrasiler dışında yaşandı, "otoriter rejimler" daha da pekişirken "hibrid rejimler" olarak sınıflandırılan ülkeler demokratikleşmekte bocaladı."

 

Norveç Birinci Sırada

Demokrasi Endeksi'nin birincisi Norveç, toplam 9,81 puana ulaştı. Seçim sürecinden 10, işleyen bir hükümetten 9, 64 puan, siyasal katılımdan 10, siyasal kültürden 10 ve sivil özgürlüklerden 9,41 puan aldı.

Türkiye, Bangladeş, Malavi, Peru, Zambiya, Liberya, Fiji, Butan, Tunus, Senegal, Ermenistan, Ekvador, Tanzanya, Madagaskar gibi ülkelerin oldukça gerisinde yer alırken, daimi rekabet halinde olduğu Yunanistan, Türkiye'den iki lig yukarıda, "kusurlu demokrasi" ülkelerinin de üzerinde bir "tam demokrasi" ülkesi olarak sıralandı.

Türkiye geçtiğimiz yıla oranla bir sıra yükselmesine karşın toplam puanı daha düşük gerçekleşti.

Türkiye hibrit rejimler arasında Nijerya, Angola, Fildişi Sahilleri gibi ülkelerin önünde yer alabildi.

Türkiye geride bıraktığı ülkelerden daha rekabetçi bir seçim rejimine sahip olmakla ayırt edilirken, seçim adaleti, muhalefet partilerine sağlanan eşit koşullar bakımından kendi üzerindeki ülkelerden daha düşük bir karneye sahip olduğu saptanıyor. Aynı şekilde, seçimlere nispeten yüksek katılımla gerisindeki ülkelerin önüne geçerken siyasal ifade özgürlüğü ve toplantı ve gösteri haklarındaki kısıtlamalarla 101 ülkeden daha geride kalıyor.

TÜRKİYE'NİN EKSİLERİ

Raporda Türkiye değerlendirilirken olumsuz etkide bulunan ögelerin başında sansür, otosansür ve gazetecilere baskı gibi medya özgürlüğünü daraltan tedbirler geliyor. Tutuklu yargılanma, adil yargılanma hakkının olmayışı ve muhalefete yönelik seçici kovuşturmalar, hukukun üstünlüğünü çelen sınırlılıklar olarak Türkiye'yi aşağı çekiyor.

Siyasal kültürde aşınma

Kutuplaşmanın derinleşmesi, muhalefete hoşgörüsüzlüğünün yükselişi ve sivil toplum örgütlerine yönelik kısıtlamalar gibi sorunlar aşınmış bir siyasal kültür göstergesi olarak belirleniyor.

Şeffaflık, hesap verebilirlik, denetim ve denge mekanizmalarındaki olumsuzluklar, işleyen bir hükümetin mevcudiyeti bakımından geriletici etmenler olarak belirleniyor.

Türkiye Avrupa Konseyi ve aday üyesi olduğu Avrupa Birliği ülkelerinin hemen hemen tamamının gerisinde, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesindeki diğer ülkelerle karşılaştırıldığında ortalama düzeyde görünüyor. The Economist'in Küresel Demokrasi Endeksi'nde Türkiye'nin puanları 2010'ların başından bu yana sürekli düşüş halinde.

Raporun eksikleri

Öte yandan endeks, Kürt illerinde süregiden çatışma ve bunun demokratik süreçler üzerindeki etkilerine, örneğin kayyım atamaları gibi iç etmenlere değinmiyor.

2021 Dünya Demokrasi Endeksine göre: Türkiye 103. sırada

İngiltere merkezli araştırma şirketi EIU- Economist Intelligence Unit’in 2006’dan bu yana her yıl hazırladığı *Demokrasi Endeksi*nin 2021 raporu, *Çin Meydan Okuması* alt başlığı ile yayımlandı.

Raporda 2021’de de demokratik gerilemenin devam ettiğine vurgu yapıldı. Türkiye ise geçen yıla göre bir basamak yükseldi ve 167 ülke arasında 103. oldu.

Demokrasiler, 2006’dan beri en düşük seviyesinde 

Demokrasi Endeksi’nin 2006 yılında 5,50’nin biraz üzerinde bir değere sahip küresel ortalaması, 2020 yılında 5,37 puana kadar gerilemişti. 2021 yılında ise bu değer, 5,28 ile endeks tarihinin en düşüğü oldu. Rapora göre, 2020 yılında dünya nüfusunun yüzde 49.4’ünün tam veya kusurlu demokrasiler altında yaşarken, bu oran 2021’de yüzde 45.7’ye geriledi.  

Şili ve İspanya’nın “tam demokrasi” kategorisinden “kusurlu demokrasi” kategorisine düşmesiyle beraber, dünya nüfusunun tam demokrasilerde yaşayan oranı yüzde 6,8’den yüzde 6,4’e düştü.

2020’ye kıyasla tam demokrasiye sahip ülkelerin sayısı 23’ten 21’e, “hibrit rejim” ile yönetilen ülkelerin sayısı ise 35’ten 34’e düştü. Kusurlu demokrasilerin sayısı bir artarak 53’e, otoriter rejimlerin sayısı ise 57’den 59’a çıktı. 

Rapora göre dünya demokrasi ortalaması 2018 yılından beri düşüş sergiliyor. 

En Demokratik Ve En Otokratik Ülkeler

Rapora göre 2021 yılında dünyanın en demokratik ülkeleri şöyle sıralandı: 

Norveç, Yeni Zelanda, Finlandiya, İsveç, İzlanda, Danimarka, İrlanda, Tayvan, 

Avustralya, İsviçre, 

Demokrasi Endeksi’nde en sonda yer alan, otokratik ülkeler ise şöyle: 

Afganistan, Myanmar, Kuzey Kore, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Orta Afrika Cumhuriyeti, Suriye, Türkmenistan, Çad, Laos, Ekvator Ginesi

TÜRKİYE’NİN YERİ  

Demokrasi Endeksi’nin ilk kez yayımlandığı 2006 yılında 5,70 puanlık bir skoru elinde bulunduran Türkiye, 2012 yılında 5,76 puan ile en yüksek skoruna ulaşarak *Hibrit Rejim* kategorisinden “kusurlu demokrasi” kategorisine yükselmeye yaklaşmıştı.  

Ancak 2013’ten beri demokraside istikrarlı bir şekilde gerilediği belirtilen Türkiye, 2021 yılında 4,35 puan ile hibrit ve otoriter rejimleri ayıran 4.00 barajının biraz üzerinde kalıyor. Türkiye’nin puanı 2020 yılında 4.48’di.  

Raporda birçok ülkenin puan değişimini açıklayan küçük yorumlar yer aldı. Türkiye’nin düşüşü de “Aykırı Türkiye” alt başlığında şöyle açıklandı: 

“Türkiye, bölgedeki tek hibrit rejim ve geçen on yıl içinde, ülkenin güçlü adamı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın giderek artan otokratik rejimini yansıtır şekilde, toplam puanında büyük bir düşüş kaydetti. 2012 yılındaki 5.76 puanlık yüksek noktasından Türkiye’nin ortalama skoru 1.41 puan düştü. Kamuoyunun hükümete güvenindeki zayıflama sonucu ülkenin puanı 2021 yılında düşmeye devam ederek 4.48’den 4.35’e geriledi. İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin geçmiş seçim başarılarını da üzerine koyduğu zor edinilmiş makroekonomik kazanımların, yükselen fiyatlar, hatalı politikalar ve değer kaybeden para birimi ile altı oyuldu. Oldukça yayın yolsuzluklarla ortaya çıkan kamuoyu öfkesi de hükümete duyulan güvenin azalmasında rol oynadı.”  

Türkiye, 2012 yılından bu yana sadece muhalefetin birçok büyükşehirde yerel seçimleri kazandığı 2019 yılında puanını artırmıştı. EIU, muhalefetin gerçekçi bir şekilde demokratik yollarla iktidara gelebilme ihtimalinin arttığını belirtmişti.  

SALGIN ETKİSİ 

Raporda, koronavirüs salgını nedeniyle Batı demokrasilerinde teknokratik bir yönelim ile toplumları yönetme trendinin-eğilimin öne çıktığı, otoriter ve *Hibrit Rejim*lerde ise baskıcı metotların güç kazandığı belirtildi.  

Aşı kartları ve zorlamaları, toplanma yasakları, kapanmalar gibi önlemleri savunanlar ile devletin sivil hayata müdahalesinin sınırlanmasını isteyenler arasındaki toplumsal çatışmaların dünyanın tüm bölgelerinde demokrasilerin kalitesini aşındırdığı da raporda yer aldı. 



*ÇİN MEYDAN OKUMASI*  

2021 raporuna ismini veren Çin, 167 ülke arasından 148. sırada ve *Otoriter Rejim* kategorisinde yer alıyor. Çin’in geçen 40 yılda ekonomik mucizeler başardığı ve Batı’nın demokratik ve kapitalist sistemine meydan okuduğu belirten raporda şu ifadelere yer verildi:   

“Bir siyasi sistemin diğerine üstünlüğü hakkında karar vermek nihai olarak ahlaki bir tercih. Her sistem insanların ‘iyi bir yaşam’ sürdürebilme becerisini en yukarı taşıma derecesine göre değerlendirilmeli. ‘İyi bir yaşam’ın nelerden oluştuğuna dair farklı tanımlar mevcut, ancak insanlar büyük ihtimalle şu temellere dayandığını söyleyecektir: yoksunluktan özgürlük, maddi ihtiyaçların tatmini, siyasi ve dini özgürlük, demokratik haklar, vatandaşlar için eşit muamele, fırsat eşitliği ile devasa ekonomik ve sosyal eşitsizliklerden kaçınmak.”   

Çin’in otoriter siyasi modelinin zaman içinde değişip değişmeyeceğinin belirsizliğine dikkat çeken raporda, Batı dünyasının hedefinin Çin’in dünyanın yeni süper gücü olmasını engellemek değil, Çin’in yükselişinin otoriter rejimleri yaygınlaştırmasının önüne geçmek olması gerektiği vurgulandı.   

Ülkelerin Demokrasi Puanları Nasıl Belirleniyor? 

EIU tarafından hazırlanan Demokrasi Endeksi’nde seçim süreçleri ve çoğulculuk, sivil özgürlükler, hükümetin işleyişi, siyasi katılım ve siyasi kültürden oluşan beş kategoride 60 kriter-ölçüt değerlendiriliyor. 

Alanında uzman siyaset bilimcileri tarafından değerlendirilen kriterlerde küresel anket şirketlerinin bulguları, seçime katılım oranları ve ülke yönetiminde yasama-yürütme dengesi de göz önüne alınıyor. Yönetimde yasamanın rolü büyüdükçe demokrasi skoru artıyor, yürütmenin rolü büyüdükçe skor düşüyor

Hibrit Demokrasi’nin Özellikleri

Seçimler:

Demokratik sistemlerde olduğu gibi seçimler yapılır, ancak seçimler her zaman tamamen özgür veya adil olmayabilir.

Muhalefetin seçimlere katılımı sınırlı olabilir ya da manipülasyon gibi durumlar yaşanabilir.

Hukukun Üstünlüğü:

Hukukun üstünlüğü ilkesi kısmen uygulanır, ancak genellikle yargı bağımsızlığı tam anlamıyla sağlanmaz.

Lider veya yönetici elitlerin hukukun üstünde olduğu algısı bulunabilir.

Basın Özgürlüğü:

Basın özgürlüğü resmi olarak tanınır, ancak uygulamada medya üzerinde sıkı bir kontrol veya sansür olabilir.

Eleştirel medya, ekonomik veya yasal baskılara maruz kalabilir.

Temel Haklar ve Özgürlükler:

Temel hak ve özgürlükler anayasal olarak tanınır, ancak uygulamada kısıtlanabilir.

Toplantı, ifade ve örgütlenme özgürlükleri sınırlı olabilir.

Güçlü Liderlik:

Yönetim, genellikle bir bireyin veya dar bir grubun etrafında yoğunlaşır. Liderin güçlü bir karizması-büyüleyiciliği ve yönetim üzerindeki etkisi belirgin olabilir.

Toplumsal ve Siyasi Kutuplaşma:

Toplumda siyasi kutuplaşma derinleşebilir ve yönetim genellikle bu kutuplaşmayı kendi lehine kullanabilir.

 

Örnekler

Hibrit demokrasiler, genellikle demokratik reformlar sürecindeki ülkelerde veya demokratik sistemlerden otoriter rejimlere geçiş yapan ülkelerde görülür. Örnek olarak: Rusya (Putin yönetimindeki siyasi sistem), Türkiye'nin bazı dönemleri, Venezuela, Macaristan.

Bu tür sistemler genellikle "rekabetçi otoriterlik", "yarı demokrasi" ya da "kusurlu demokrasi" olarak da adlandırılır.

Hibrit demokrasi, demokratik değerlerin ve otoriter eğilimlerin bir arada var olduğu dinamik bir yapı olarak dikkat çeker.

Avantajlar ve Zorluklar

Avantajlar:

Demokratik unsurlar toplumun katılımını sağlayabilir.

Bazı temel haklar korunabilir ve siyasi istikrar sağlanabilir.

Zorluklar:

Demokratik ilkeler zayıflayabilir.

Toplumda adalet, özgürlük ve eşitlik talepleri karşılanmadığı için uzun vadede huzursuzluk yaratabilir.

Güç dengesi otoriter yönetime kayabilir.

*Hibrit Demokrasiler*, genellikle eleştiri konusu olsa da, bir geçiş modeli veya "uzun süreli bir istisna" olarak incelenir.

2021 yılı itibarıyla *Demokrasi Endeksi* tarafından *Hibrit* rejim olarak kabul edilen ülkeler şunlardır: Bangladeş, El Salvador, Kuzey Makedonya, Ukrayna,

Moldova, Karadağ, Malavi, Fiji.

 

#ÖkkeşBölükbaşı,

#www.medyagunebakis.com, #Toplumsalmuhalefet,


Diğer Haberler

  • SOSYAL DEMOKRASİNİN DÜNÜ BUGÜNÜ YARINI
  • TÜRKİYE HİBRİT DEMOKRASİ İLE YÖNETİLİYOR.!
  • TBB’NİN KAYYIM ÖNERİSİNE 10 PARTİDEN DESTEK
  • HEDEF *DEMOKRASİ* DEĞİL, *YOLUNA DÖNÜŞ*.!
  • GAZETECİYE, YAZARA, YAYINCIYA BASKIYA HAYIR.!
  • BEYEFENDİ *EL YÜKSELTİYOR MUŞ.!
  • SPK VE CUMHURİYET HALK PARTİSİ TÜZÜĞÜ
  • ORGANİZE İŞLER BUNLAR.!
  • CHP ÖRGÜTLERİNDE GELECEĞİ KONUŞMAK.!
  • Erdoğan iktidarı halk desteğini yitirmiş azınlık iktidarı haline gelmiştir
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP