ADAM SMITH’İN “GİZLİ EL”İ

ADAM SMITH’İN “GİZLİ EL”İ YUMRUK OLMUŞ KAFAMIZA İNİYOR.!

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

ADAM SMITH’İN “GİZLİ EL”İ

ADAM SMITH’İN “GİZLİ EL”İ YUMRUK OLMUŞ KAFAMIZA İNİYOR.!

Kaddafi muhaliflerinin BMGK’nin “askeri operasyon”  kararını öğrendikten sonra Bingazi’de attıkları sevinç naraları, tam da “ölümü gösterip sıtmaya razı etmek” deyimine göre.  Kaddafi’nin baskı ve çılgınlıklarından bıkan halk, Birleşmiş Milletler’in operasyona izin veren kararı uyarınca havadan yağdırılan bombalara razıymış. Duy da inanma! Bu bombardıman sırasında ölmek de var. Olsun. O kadarını göze almışlar…

Kaddafi ise meydan okuyor. Kara harekâtı başlayınca asıl hesaplaşmanın yaşanacağını söyleyerek kendi kendine moral takviye ediyor.  Vaktiyle Saddam’ın sözcüsü de Irak’ın işgalinden önce  koalisyon kuvvetleri için, karaya ayak bastıklarında “yaban eşekleri” gibi anırıp kaçacaklar demiyor muydu.?  Her tarafta tek perdelik aynı oyun oynatılıyor.!

2002 yılında varili 24,5 Dolar (1) olan petrolün fiyatı 106,44 Dolara(2) fırlamış. Artış 4 kattan daha fazla. Aradaki farkı ödeyen, petrol tüketen ülkelerdir tabi. Yani fatura bütün dünya halklarına kesiliyor! Sebep: “Küresel krizin” kapitalist sistemin önüne yığdığı mali sorunları aşabilmektir elbette.

Hani bir zamanlar “Kapitalizmin sorunlarını görünmeyen gizli bir el çözer” derlerdi ya. O baptan yani. Böyle durumlarda devletlerin piyasaya müdahalesine gerek kalmazmış. Adam Smith’in deyimiyle, piyasayı düzenleyen o gizli el,  arz-talep kuralına uymayanları tasfiye edermiş. Uzun bir süre Tanrı kelamı gibi kabul gören bu sözler, son birkaç yıl içinde karikatür balonlarına girecek hale gelmişlerdi.

Bugün Kapitalizmin temel ayağı olarak kabul edilen ve “bırakınız yapsınlar, bırakınız gitsinler, bırakınız geçsinler” şeklinde çevrilen (3) kapitalizmin popüler sloganı terk edilmiştir. 2007 krizinden sonra kapitalist sistem Ekonomi biliminin alacağı yarayı düşünmeden, ABD ekonomisine müdahalede bulunarak sistemin çöktüğünü dolaylı yoldan ilan etmiştir. Önüne yığılmış sorunların çözümünü de “gizli el” e bırakmamıştır. Denizaltılarıyla, savaş gemileriyle, uçaklarıyla, üsleriyle, model ortaklarıyla, müttefikleriyle, nükleer ve kimyasal silahları ile tankı ve topu ile alanlara inmiştir… Gizli eli örten bir eldiven bile yoktur.!

İlk icraatlar Afganistan ve Irak’ta yapılmıştı. Şimdilik Afganistan’da kontrol tam olarak sağlanamamış, olabilir.  Kara paranın en büyük kaynağı olan uyuşturucu bu bölgede üretiliyor. Emperyalizm parayı takip eder. Bunu unutmayın.! Hiçbir şekilde uyuşturucunun gelirini Afganlılara bırakmazlar! Narkotik sadece bir aldatmacadır. Kaçakçılık kontrollerinde değilse Narkotik devreye girer…

Petrol de nakit para. Irak bir petrol denizinin üzerinde yüzüyor. O zenginlikler de Iraklılara bırakılamaz. İran’da ise doğal gaz Oradaki işbirlikçi muhalefet, henüz sokağa inecek kadar güçlü değil. Soğuk savaş stratejileri ile gerginlik biraz daha tırmandırılacak.  Boşa geçirilecek bir saniye bile olamaz. 

Genişletilmiş Büyük Ortadoğu Projesi’nin içine Kuzey Afrika da alınmış. Libya Afrika kıtasının en zengin petrol kaynaklarına sahip olan ülkedir. Başında Kaddafi gibi bir çatlak lider var. Kapitalizmin işini oldukça kolaylaştıracak. Boş yere ölecek Libyalılara  da kader deyip geçelim dilerseniz..

Daha sonra sıra kime gelir dersiniz.?

Sizce Türkiye bu planın neresindedir.? Başbakan’ın dediği gibi, gerçekte Eş Başkanlık bizde midir.? Türkiye’ye verilen görev eksiksiz yerine getirilebiliyor mu.? Sonuçta bir koyup üç mü alacağız, yoksa koyulan üçten biri mi kalacak bize.? Bu soruların yanıtını bu aşamada bilemeyiz!..

Kapitalist ülkelerde en büyük sanayi kuruluşları silah sanayine dayalıdır. Yıllardır üretilen silahlar nerede ve ne zaman tüketilecekler.? Silahın pazarı savaş değil mi.? Adamların milyarlarca doları silahlara bağlanmış, atıl halde cephaneliklerde bekliyor. Oysa doğalgaz ve petrol gibi enerji kaynaklarına, günlük olarak ihtiyaç var. (4) Değiş tokuş ise riskli iş. Bu silahlar geri kalmış toplumların ve Kaddafi gibi liderlerin eline geçerse, bu defa onları etkisiz hale getirmek için daha modern ve etkili silahlar yapılmak zorunda kalacak. Yine yatırım silah sanayine olacak. Bu kısır döngü kapitalizmi bunalıma götürmedi mi.? Bu seçeneği boş verin.!

Bu bakımdan yeni yöntem daha karlıdır. Herkesin gözü önünde ilk denemeyi Irak üzerinde yapmışlardı. Silahları ABD Iraklılara karşı kullanmıştı. Sonra kukla bir yönetim oluşturup, silah bedellerinin petrol gelirlerinden tahsil edilmesi için de anlaşmalar imza edilmişti. İç hukukta silah tehdidi altında yapılan anlaşmalar, irade sakatlanması nedeniyle geçerli olmayabilir. Bu durum ABD için hiç de önemli değil. Önemli olan kullanılmış silahların parasının tahsilidir.  Sonuçta ince ve karmaşık bir hesaplamayla Irak’ın bütün petrol rezervlerine savaş tazminatı olarak el konulmuştur. (5)

Şimdi aynı oyun Libya üzerinde denenecektir. Bu defa pastadan pay isteyenlerin sayısı çoğalmıştır.  Irak’ta koalisyon güçlerine yardımcı olan bir Saddam vardı. Libya’da ikizi Kaddafi. “Hık” demiş burnundan düşmüş sanki… 

İkisinin de kafası aynı. Kaddafi de Saddam gibi halkı silahlandırdığını ve kara harekâtı sırasında düşmana gerekli yanıtı vereceklerini söyleyerek cihat çağrıları yapmaktadır.  Anadolu’da bir söz var: “Ürümesini bilmeyen it, sürüye kurt getirir.”  Saddam’ın tutumu tam da bu deyime göre. Kaddafi Saddam’ın  yolunu izlediğine göre, Libya halkı ağır bir bedel ödeyeceğe benziyor.!.

“Soğuk savaş” dönemi sona erdikten sonra, emperyalistler dünyayı talan etmek için yeni bir plan geliştirilmişler. Planın adı geri kalmış fakat doğal kaynakları kullanılmamış ülkelere  “demokrasi ve insan hakları getirme” projesi… En acımasız ve haksız şekilde yürütülen  bu savaşların adını, en çok özlemi duyulan değerlerden vermişler.! Sahtekar herifler.! Bu nedenle de normal bir insanın bu projeye itirazı mümkün değil… Bu arada garip şeyler de oluyor tabi. Birkaç ay önce Eş Başkan, “İnsan Hakları Ödülü” nü Kaddafi’nin elinden almıştı. Hatta gelip buralarda ödülü ile öğünmüştü de… Bugün ise, ağız değiştirmiş, Kaddafi kardeşini aç kurtların önünde yapayalnız bırakmış…

Birleşmiş Milletler ve NATO gibi örgütler, “küresel kriz” den çıkış için, işgal edilecek ülkelere odaklanıyor. BMGK verdiği kararlar ile işgalin meşruiyet zemininde olduğunu ilan ederken, NATO ülkeleri işgali tamamlıyorlar. Arada çatlak sesler çıkıyor tabi.. Onları dinleyen kim.?  “Gizli el” krizden sonra sıkılmış bir yumruk haline getirilmiş… Öyle ya da böyle almak istediğini almadan bir yere gitmiyor.! 2 milyona yakın Iraklının ölümünden sonra, kaç Libyalı ölecek göreceğiz.!

Proje Libya ile sınırlı değil tabi.  İslam ülkelerinde yaşayan halklar “demokrasi” taleplerinden vazgeçmiyorlar. Geçen Cuma günü Yemen’in Başkent’i Sanaa’da Cuma namazının ardından başlayan hükümet karşıtı gösterilerde, göstericilere ateş açılması sonucu 30 kişi yaşamını kaybetmiş. Suudi Arabistan’ın doğu kesiminde, Bahreyn yönetimini protesto eden Şiilere destek amacıyla düzenlenen gösteride, polisle göstericiler arasında çıkan çatışmada 10 kadar Şii gösterici yaralanmış. Bu ülkelerde ABD’nin “demokrasi getirme” planını dile getirecek ne kadar da dostu varmış.!  Türkiye’deki  hedef “ileri demokrasi” olacak kuşkusuz.! Saf olduğu için en kolay kandırılan toplumlar Müslümanlar mı yoksa işbirlikçiliğe daha yatkın oldukları için Müslümanlar mı seçiliyor bu sorunun  da bilimsel  yanıtını şimdilik veren yok.!

Av. Cemil Can

 

DİPNOTLAR:

(1) http://ekutup.dpt.gov.tr/program/2005//madencil.html

(2) http://www.bbc.co.uk/turkce/ekonomi/2011/03/110307_oil_prices.shtml

(3) Bu popüler ekonomi sloganı  "Laissez faire, laissez aller, laissez passer" şeklindedir. Bırakınız yapsınlar, bırakınız gitsinler, bırakınız geçsinler anlamındadır.

http://tr.wikipedia.org/wiki/Laissez_faire

(4) http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/398759.asp

(5) http://www.netpano.com/haber/1252/Irak/petrol%C3%BC/ABDyi/ihya/eder/mi

 

http://www.medyagunebakis.com/ - http://www.tdfajans.com/

TDFAJANSToplum Dinamikleri Fikir Ajansı

Sosyal, Kültürel, Ticari, Eğitim ve Sanatsal Alanlarda;

Düşünce Üretimi. Paylaşımı. Toplum Yararına kullanımı.

Bilgi Sahibi Olunmadan Fikir Sahibi Olunamaz.! Olunsa olunsa;

Ancak Başkalarının Fikirlerini Tekrarlayan Papağan Olunur.

 

* * * * * * * * * *

TEK YOL DEVRİM.!

YA İSTİKLAL YA ÖLÜM.

Yaşasın Halkların Kardeşliği.!

KURTULUŞA KADAR SAVAŞ.!

ÜLKÜMÜZ TAM BAĞIMSIZ VE

GERÇEKTEN DEMOKRATİK TÜRKİYE.

 

Diğer Haberler

  • CUMHURİYET KURTARILMAYI BEKLİYOR.!
  • İBN-İ HALDUN: 1332 - 1406
  • GEÇERKEN UĞRADIM; Özler Aykan Röportajı
  • BU; MİLLETİNE ÂŞIK BİR ADAMIN HİKÂYESİDİR.!
  • #BEN #MARİA #SUPHİ* OCAK.2021’de #KİTAPÇILARDA
  • *ERDOĞAN YARGILANSIN, CEZASIZ KURTULMASIN*
  • KAÇIŞ 1950 & İHSAN TAŞ
  • SABAH ALMANYA MUHABİRİ TÜRKİYE'Yİ TEHDİT ETTİ
  • ÜLKÜ TAMER'İN ARDINDAN
  • TÜRKİYE KISKAÇTA, AMBARGO BAŞLADI.!
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP