KALBİM TURKUAZ KİTAPÇILARDA -Niver Lazoğlu-

Nıver LAZOĞLU'nun Kalbim Turkuaz adlı Romanı Çivi Yazıları Yayınevi Tarafından Yayımlandı.

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

KALBİM TURKUAZ  KİTAPÇILARDA -Niver Lazoğlu-

Nıver LAZOĞLU'nun  Kalbim Turkuaz  adlı Romanı Çivi Yazıları Yayınevi Tarafından Yayımlandı.

 

25 Ocak 2017 Çarşamba’dan itibaren Kitapçılarda.

Yaşamın tüm menfiliklerine rağmen ayakta dimdik duran bir kadının gerçek hayat öyküsü.

 

Turkuaz, yani Firuze, yani Peruz’un hüzün kaplı yüreğinin yarına yürüyüşünde dünlerin Anadolu’sundaki renkler coşkun bir dille güne ulaşıyor.

 

Bu toprakların kadim Ermeni halkına sıcak bir bakışla, gizli kalmış sevdanın gönül telindeki sızısı bir yönetmenin gözünden resmediliyor adeta.

 

Yazar okurunu dönemin diliyle, yerel şivesiyle, yaşam kültürüyle merak dolu soruların cevaplarını aramak için farklı bir yolculuğa çıkarıyor.

 

Yazarın kendi köklerinden bulup romanlaştırdığı bu hikaye aynı topraklarda yaşayanların kardeşliğini ve iç içe geçmişliğini de ortaya koyuyor...


Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Ocak.2017 okkesb61@gmail.com,

http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,

https://twitter.com/okkesb E.mail: okkesb@telmar.net,

https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,- okkesb@gmail.com,

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Ocak.2017 okkesb61@gmail.com,

 

NIVER LAZOĞLU’NUN İLK ROMANI KALBİM TURKUAZ

Gazeteci Niver Lazoğlu’nun ilk romanı Kalbim Turkuaz yeni yılın ilk ayında raflarda yerini almaya hazırlanıyor. Yazıldıktan yaklaşık iki sene sonra basılabilen romanın sancılı bir süreci var. Yayınevleri romanı basmaktan çeşitli gerekçelerle uzak duruyorlar. Nıver Lazoğlu’nun, www.finansgundem.com internet sitesinde Celalettin Kafesoğlu’nun yayımlanan röportajını aşağıda okuyabilirsiniz:

Bana bakıyor. Peruz gözlerinde, görüyorum. Işıldıyor.

MEÇHUL ROMANIN BİÇARE KIZI
Peruz’u hatırladınız değil mi.? Kim unutabilir ki.? Provadan okuduğum üç beş sayfayla beni sağa sola savuran küçük Ermeni kızı. Köklerinden koparılmış bir hayatın büyüyen dramı. 6 yaşında çıktığı yolculuğun kanayan hayatı. Hani şu Müslüman bir ağa babanın şefkatinde yaşama yeniden sarılan, serpilen, güzeller güzeli Peruz. Niver Lazoğlu’nun o acıyı tatlandıran, vicdanlara soru batıran, sessiz çığlıkların üstünü örttüğü “Kalbim Turkuaz”ın kahramanı Peruz… Benim için konusu hala meçhul olan romanın biçaresi.

“BU SEFER OLDU, KİTABIM BASILIYOR”
Sohbete başlıyoruz. Dolanmıyor, bodoslama dalıyor Nıver. “Tamam, bu sefer oldu.  Romanım basılıyor. Ocak ayında çıkıyor.” 
Tamam, oldu, basılıyor, çıkıyor. Ne kadar kolay dile gelen, çoğu zaman cümlelerin içinde kaynayıp giden kelimeler. Oysa burada her biri o kadar kıymetli ki. Hele bir bilseler, iki yıldır bu anı bekleyen Niver’in çektiklerini. Kasıp kavuran ızdıraplarını… Yayınevinin dayattığı yaptırımlarla ortada bıraktığı, 2015 Mayısında raflarda olması gereken kitabın başına gelenleri. Peruz’a, Nıver’e vurulan o darbeyi. Ah bir bilse o kelimeler.

YAYINEVLERİNDEN KOMİK YAKLAŞIMLAR
“Başka yayınevleri ile görüştüm. Hepsinin ortak dili ‘Bu kitap mutlaka basılmalı’ oldu ama çok komik yaklaşımlarla geldiler. Öyle böyle değil…” 
Yaşadığı hayal kırıklığını bir yere sığdıramıyordu Niver.
Editörlerle, yayınevi sahipleriyle neler konuştuğunu paylaşırken o keyifli hali biraz öteleniyordu sanki.  Sesi hırçınlaşıyor ara ara, konuşması nefes kesiyordu.  Çok derin çekti sigarayı. Bir yudum da kahveden…  Biri, “Bu romanda şive var, olmaz” demiş. Diğerinin yanıtı, “Konu, kurgu çok iyi, daha önce rastladığım bir tarz değil, karakterlerine bayıldım ama bir sürü karakter var, bir tane olmalı.” Öbürü niyet okuyucu. “Evet bu kitap olmuş ancak buradakiler Ermeni isimleri. Okurun Ermeni adlarıyla kafası karışabilir, o nedenle basamıyoruz.” Oysa yazan da Ermeni.  Hele biri var ki olaya körükle girmiş. “Burada Türkleri kötülememişsin, kötüle. O zaman basarız belki.” Bu ise hakikaten komedi. “Sen ileride çok iyi bir romancı olacaksın ama, kitabını basamıyoruz…”

BASMAYACAKSAN KIVIRMA, ALDATMA.!
Dinledikçe dumur oluyor insan. Roman mı saçma.? Dili mi zorba.? Kin mi saklı.? İntikam mı cilalıyor.? Sahtekarlık mı kokuyor.? Kimse bunların birine bile evet diyemiyor.  Edebiyatın raconu yerlerde sürünüyor.
Hava ağırlaşıyor. İçimize hüzün çöküyor. Garip, çelişkili, korku dolu itirazlara, kırıcı taleplere nasıl karşı koyduğunu anlatıyor Lazoğlu. “Ben de kendim ile ilişkimde çok büyük sorgulara girdim. Ama her şeyi bir ders gördüm. Kendime ve kalemime daha fazla güvendim.”

Şimdi Nıver,  kitabını savunurken, “Bu evrensel ve iyi bir noktaya gidebilecek gerçek bir hikaye, belki alışkın olduğumuz bir dil yok ancak, sürükleyici, su gibi..” dese haksız mı.? Haklı.! Diyor da zaten.

İŞİN ÇİVİSİ ÇIKAR, BİRİSİ CHİVİ ÇAKAR.!
Bir telaş, bir uğraş içinde, kapıları tek tek çalarken, devran dönüyor. iki sene sonra…
Tam çivisi çıkmış işlerin derken, çivi gibi bir yayınevi çıkıyor karşısına birden.
Chiviyazıları Yayınevi’nin sahibi, “Kitaba biz de bakalım, bir haftada haber veririz” diyor Nıver’e. Ama ertesi  gün dönüyor.  ”Elinize, yüreğinize, gönlünüze, kaleminize sağlık. Biz bu kadar sağlam ve iyi bir şey beklemiyorduk. Hemen araya alıp yayınlayalım çünkü çok yorulmuşsunuz. Bu kitabın aslında zamanı eylüldür ama size öncelik yapmak istiyoruz.“
Tarih de veriliyor. “Ocağın üçüncü haftası çıkarıyoruz.” 
Uğruna çok şeye katlandığı kitabı basılacak ya kendini dışarı atıyor Nıver. Bir yürüyüşü, çevreyi bir süzüşü var ki görenler aşık oldu sanıyor. E ne de olsa ikisi de yürek yakıyor.

BU KİTAP SEVGİ TOHUMLARI EKİYOR
 “Bu Kitap Nefret Tohumları Ekmiyor” Evet,  henüz ben de okumadım, bilmiyorum. Nıver’den dinledim. Anladım ki, Peruz bir dram ama faturası öfke değil. Kalbim Turkuaz, sırlarla kaplı bir hayatın küçük Ermeni kızına biçtiği rolü önünüze, elinize, evinize getiriyor. Anadolu’nun renkleriyle.  Zaten Nıver’in yaşama ve insana olan inancı, saygısı bunun aksine izin vermez. Bir daha vurguluyor. “Kitabım kimseyi kötülemiyor, nefret tohumları ekmiyor. Umut yeşertiyor…”
“Hepsine güldüm, hatta kahkahalar attım ama keşke, ‘Niver bu roman olmamış’ denseydi daha yakışırdı” diyor Lazoğlu. Ekliyor. “Kitabımın doğum sancısını iki sene çektim. Çok kötüydü”. 
Kalbim Turkuaz’a bir yayıncı ararken, yakışıksız ifadelerin kum torbasına döndürdüğü o beynin, o bedenin çektiği üzüntüyü düşünüyorum da şimdi, bıçak kemiğe dayanmış gerçekten.

“BEN ÖNCE KENDİM İÇİN YAZIYORUM”
Olaylar ve insanlar yumağında kendi ipini çekmiyor Niver. Küsmüyor. Kaçmıyor. Efkâr kadehine sarılmıyor. Çünkü yaşama saygısı var. Her tokatta öbür yanağını uzatıyor.  Her düşüşte yeniden kalkıyor, dimdik duruyor.
“Hep, bu kitaba sahip olacak, arkasında duracak ama her şeyden önce onu anlayacak bir yayınevi istedim. Yılmadım, aradım. Bu süreçte çok büyüdüm. Her şeyden önce ben kitabıma çok şey borçluyum. Çünkü insanları tanımam, kendimi bulmam konusunda bana çok yol aldırdı. Aslında kalemimin ne kadar kuvvetli olduğunu, romanımın ne kadar iyi olduğunu onlar bana anlattı.”

 

OKUR, ASIL FİNALİ KİTAPTA GÖRECEK.!

Parmaklarından bir alev daha yükseliyor, sigaranın ucu kor. Dumanlar dağılıyor. Fincan masada, dudak bekliyor. Nıver ise başka bir boyutta.

“Daha önce yaşanmışlıkları hatırlıyorum da bu sancıyı geçirdikten sonra inanılmaz enerjim yükseldi. Neden mi? Kendinize olan inancınızın onaylanması söz konusu çünkü. Beni ben gibi görenler de varmış…”
Kalbim Turkuaz’daki finalin ucunu açık bıraktığını ifade eden yazar,  “Herkesin bana söylediği, ‘Biz hiç böyle bir bitiş beklemiyorduk, olağanüstü bir tokat attın bize’ oldu.  Şimdi bu ezber bozan yerden başlıyorum” diyor. İkinci kitabında yaşayan karakterlerle asıl finale gideceğini söylüyor.
Yeni romanının da mesajını veriyor Niver.
“Heyecanla yazıyorum, okurlar asıl finali o kitapta görecek. Neden bilmiyorum bu süreçte kalemim müthiş coştu. Harika bir karakter ortaya çıktı, şimdi onu büyütüyorum.”
Müthiş bir öykünün dostluğu beni de büyütüyor.
Kalpten kalbe geçecek bir hayatın, yüz yıllık yalnızlığın yolcusu artık yalnız değil. Yazarı ve kahramanı birlikte yeni bir yürüyüşe başlıyor… Peruz -Nıver el ele geliyor…


MEVLANA DİYOR Kİ; 
Küle Döndüysen, Yeniden Güle Dönmeyi Bekle.
Sanki Nıver’i Çoook Uzaktan Görürcesine…

Bir yazarın düşmanı tektir; kendisi.
Küserse biter. Kalem başını eğer.
Yoksa ne önüne konan takozlar, ne de üzerine oynanan oyunlar,
Hiçbiri durduramaz, yolundan çeviremez. 
Hiçbiri, ruhuna giremez, fırtınayı dindiremez.
Yeter ki sabır kapısını kapatmasın. 
Niye hayata garip, bıkkın bakacaksın.?
Neden bunları hak ettiğini sanacaksın.?
Bilmelisin ki, rüzgarını bulduğun an uçacaksın yeniden.
İşte Nıver Lazoğlu.
Dün ahlaki olmayan bir tavrın suya indirttiği yelkenler
Şimdi fora. Ayakları kesilmiş bile yerden, sevinçten…

KİTABIN TEK BİR DİLİ SEVGİ VE İNSAN

İki yıl önce sosyal medyada çok konuşulan, büyük merak uyandıran Kalbim Turkuaz, raflara konacakken ‘oyun bozan’ kurbanı oldu. Niver şaşırdı, parçalandı. Kitapseverler mi.? Bekleyip durdu. Şimdi artık rafa kalkan hayal kırıklığı. Kitap Chiviyazıları Yayınevi tarafından basıma hazırlanıyor. Nıver Lazoğlu’nun içi içine sığmıyor. Hasret bitiyor. Yeni bir yıl, büyük bir heyecan. Kavuşma anı, Ocak ayının üçüncü haftası. Herkes Kalbim Turkuaz’ı okumaya hazır olsun. Kitap aynı zamanda İngilizce ve  Ermenice de basılacak. Esasında hangi dil olduğu önemli değil çünkü bu kitabın tek bir dili olacak. Sevgi ve insan…

 

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Ocak.2017 okkesb61@gmail.com,

http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,

https://twitter.com/okkesb E.mail: okkesb@telmar.net,

https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,- okkesb@gmail.com,

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Ocak.2017 okkesb61@gmail.com,

Arkadaşımı, Bu Zorlu Yolculuğun Üstesinden Gelmesi Nedeniyle Kutluyorum. Her Ne Kadar Kitap İçin Onca Sıkıntılar Çekmiş de Olsa, Bu Durum Kitabın Değerini On Kat Artırmış Oldu. İnsanların Dilleri, Renkleri, Biçimleri Farklı da Olsa Sevgi ve Gözyaşlarının Rengi Yoktur. Kalbinde Sevgi, Gözlerinde Yaş Olmayanların Vicdanlarında Sızı da Olmaz. Bu Nedenle Kitaba İlgi Göstermeyenleri Anmaya Değmez.! Eline Sağlık Niver Lazoğlu, Bu Olayla Basın Yayın Dünyasının Fenowoman'i Oldun. Tebrikler.!  

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Ocak.2017 okkesb61@gmail.com,

http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,



Diğer Haberler

  • ALİ SİRMEN UĞURLANDI
  • TİP, ESENYURT ADAY TANITIM TOPLANTISI
  • ÖDEMİŞLİLER GELENEKSEL KAHVALTIDA BULUŞTU
  • *BELEDİYE HİZMETİ PARTİCİLİK DEĞİL, HALK HİZMETİDİR.!*
  • MUSTAFA AKGÜN ve KAÇAR SOKAK SAKİNLERİ RÖPORTAJI
  • AYSEL ÖYMEN SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI
  • KRİZİN FATURASINI ÖDEMEMEK İÇİN NE YAPMALI.?
  • TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİ BEYLİKDÜZÜ İLÇE ÇALIŞTAYI YAPILDI
  • TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİ ŞİŞLİ İLÇESİ ÇALIŞTAYI YAPILDI
  • TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV DEĞİŞİMİ
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP