ÇİFTE
GELİNLER TÜRBESİ
İslam
Aleminin Önemli Ziyaretgahlarından,
Tarihi, Manevi Önemi Olan Çifte
Gelinler Türbesi
Ramazan aylarında çeşitli etkinliklerin
yapıldığı Türkiye’nin en çok ziyaret edilen,
Eyüp Sultan Camisinin dış avlusunun
kuzeyindeki hazirede yer alan Çifte Gelinler türbesi,
16.yüzyılın başlarında tarihlendirilen
sıra dışı mimarisi ile dikkat çeken türbe,
Fatih Sultan Mehmet’in ordusuyla Fetih’e
katılıp şehit olan iki yeni evli gelinin burada yattığı söylenen
Bir rivayete göre de burada gömülü
olanların Kırım Hanı Mengil Giray’ın kızları olduğu,
Kitabelerin en eskisi ‘’Mihr-i Han-ı Şehrade’’
ye ait olan diğerleri ise ‘’Şatuh bind Han’’ ve ‘’Say Han’’
Haklarında bilgilerin yeterli olmadığı
Türkiye’de alışılmamış isimler,
Düzgün sekizgen şeklinde, basit fakat temiz
bir işçiliğin hakim olduğu,
İki katlı yapının alt katı, Roma ve
Bizans döneminde kullanılmaya başlanan ‘’İstanbul taşı’’olarak bilinen ve
2000-2500 yıl gibi uzun zaman ayakta kalabilen küfeki taşından olup üç mezar
bulunan,
Mahzen mezarda yatanların birisi erkek,
ikisinin kadın olduğu bilinen,
Üst kat ise mermer şebekelerle çevrili
bir teras gibi olan,
Üst kattaki Kubbesi, zeminin ortaya doğru
yükselmesine neden olan,
Kemerin yukarısında 1957 yılında
tamiriyle ilgili bir kitabe bulunan,
Günümüzde ise türbede beyaz gelinlikleri
telli duvaklarıyla kınalı avuçlarını açıp dua eden gelinler,
Çocuğu olmayan, türbeye gelip evlat
özlemlerinin son bulması için dua eden kadınların,
Ziyaret ettiği türbenin bir başka
özelliği ise hiç bir camide bu kadar çok kabir,
Türbe ve lahitin iç içe geçmemiş olması,
İstanbul’un en çok huzur veren manevi
merkezinde huşu ile edilen duaları,
Açılan elleri boş çevirmeyen Yüce Rabbim
burada yatan Evliyalar hürmetine tüm duaları kabul etsin…
Sema
Özbay, İst.- EKİM.2016 –
semaakkoyunozbay@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -
medyagunebakis@gmail.com,
Çifte Gelenler Türbesi Olarak Tanınır.
Eyüp Sultan Camii Dış Avlusunun Kuzeyindeki Nazirede
Yer Alan Türbelerden Biridir.
Yapı kitabesi yoktur. Kesin
tarihi bilinmemekle birlikte yapı ve süsleme özelliklerine dayanılarak 16.
yy’ın başlarına tarihlendirilebilir. Alışılmadık mimarisi ile dikkati çeken
türbenin kime ait olduğu hakkındaki bilgiler kesin değildir. Mezar kitabelerinin
en eskisi “Mihr-i Han-ı Şehrade”ye ait olup 1519 tarihlidir ve türbenin 16.
yy’ın başlarına kadar dayandığını gösterir. Diğerlerinde ise “Şatuh bind Han”
ve “Say Han” gibi Türkiye’de alışılmamış isimler bulunmakla birlikte bu
kimselerin kişilikleri hakkındaki bilgilerimiz yeterli değildir. Bu türbede
gömülü olanların Kırım Hanları (Giray) hanedanına mensup oldukları yolundaki
rivayette bir gerçeklik payı bulunduğu tahmin edilebilir. 1957 tarihli bir
tamir kitabesi vardır.
Düzgün sekizgen planlı olan
yapı iki katlıdır. Alt kat bir çeşit kriptadır. Kubbesi, üst katta zeminin
ortaya doğru yük sekmesine neden olmaktadır. Alt kat küfeki taşından, düzgün
sekizgen şeklinde ve basit fakat temiz bir işçilikle meydana getirilmiştir. Burada
üç mezar bulunmaktadır. Üst kat mermer şebekelerle çevrili bir teras gibidir.
Sekizgenin bir kenarı, yapıya hâkim görünüşteki taç kapıya ayrılmıştır. Zengin
silmeli dış şovenin yukarısında kabartma Rumiler vardır, iç söveler ise
serpantin breşinden ve sadedir. Kemerin yukarısında 1957 tamiriyle ilgili bir
yazı vardır. Sekizgenin geri kalan yedi kenarında, desenleri birbirinden farklı
geometrik şebekeler bulunur. Zemini ortaya doğru hafifçe yükselerek ortada
düzgün sekizgen bir platforma varır. Buradaki mermer lahtin, kime ait olduğunu
veya tarihini belirtecek hiçbir yazı yoktur.
Sema
Özbay, İst.- EKİM.2016 –
semaakkoyunozbay@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -
medyagunebakis@gmail.com,
|