İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ İHLALİNİN

Gerekçe Ne.? “Devlet Cenazesi Camide Olur”, İnanç Özgürlüğü İhlali Değil Mi.? İnsan Haklarına Aykırı Değil Mi?

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ İHLALİNİN

SİZİ ÖLDÜRTMEYE DEVAM EDECEĞİZ

 

Gerekçe Ne.?  “Devlet Cenazesi Camide Olur”, İnanç Özgürlüğü İhlali Değil Mi.? İnsan Haklarına Aykırı Değil Mi?

 

Askerlerin Katılmadığı Bir Törenle Şehit Cenazesinin Kaldırılması Türkiye’de İnanç Özgürlüğü İhlalinin Açık Bir Göstergesi Değil Mi.?

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, asker ve devlet erkânının Cem evlerindeki asker cenazelerine katılmama uygulamasının gerekçelerini Davutoğlu’na sordu.

İstanbul - BİA Haber Merkezi27 Ağustos 2015, Perşembe 12:18

 

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’na Cem evlerindeki asker cenazelerine devlet erkânını ve askeri yetkililerin katılmama uygulamasının gerekçesini sordu.

Tanrıkulu,  tüm itirazlara rağmen devlet erkânının Cem evlerindeki asker cenazelerine katılmamaya devam ettiğini belirtti.

Bu durumun ayrımcılık, inanç özgürlüğüne engelleme, insan haklarına aykırılıkla ilişkisini sordu.

“DEVLET CENAZESİ CAMİDE OLUR”

Tanrıkulu, bugün Ayşe Yıldırım’ın Cumhuriyet Gazetesi’ndeki yazısında da dile getirdiği devlet erkânının katılmadığı cem evlerindeki asker cenazelerinden örnekler verdi:

* 24 Ağustos’ta Hakkâri’de hayatını kaybeden Astsubay Kenan Ceylan 25 Ağustos’ta iki ayrı cenaze töreniyle uğurlandı. İlk tören, inançlarına uygun olarak Cem evinde yapıldı ama Askeri ve Mülki Erkan Cem evindeki törene katılmadı. Daha sonra Kaymakamlığın önünde “resmi tören” düzenlendi.

* Barış Aybek, 11 Ağustos’ta Şırnak’ta hayatını kaybetti. Malatyalı bir Alevi ailenin çocuğuydu. Cenazesi “Devlet Erkânı katılacağı için” camiden kaldırıldı.

* Özkan Ateş, 2012’de Foça’da hayatını kaybetti. Ailesi cenazesinin Cem evinden kaldırılmasını istemdi. İstanbul Haramidere Cem evinde cenaze töreni yapıldı ama “Devlet cenazesi camide olur” denilmesi sebebiyle cenaze Ataköy Camii’ne götürüldü.

DAVUTOĞLU’NA 11 SORU

Tanrıkulu, Davutoğlu’na asker ve devlet erkânının Cem evlerindeki asker cenazelerine katılmamalarının gerekçesinin yanı sıra şu dokuz soruyu yönlendirdi:

İNSAN HAKLARINA AYKIRI DEĞİL Mİ?

* Bu durum Alevi vatandaşlarımıza karşı ayrımcı bir uygulama değil mi?

* Şehit ailelerinin şehitlerinin cenaze törenlerini Cem evlerinde yapmak istemeleri inanç özgürlüğü değil mi.?

* Cem evlerindeki şehit cenazelerine devletin katılmama uygulaması Alevilerin yurttaş varlığını inkâr etmek değil mi.? Ayrıca bu durum İnsan Haklarına aykırı değil mi.?

GEREKÇE NE?

* AİHM ve Yargıtay’ın Cem evlerini ibadethane olarak tanıyan kararlarına rağmen Cem evlerinde şehit cenazeleri için resmi protokol uygulanmamasının sebebi ne.? 

* Alevi Derneklerinin Genelkurmay’a, “Alevi şehitlerimizin Cenazesini Cem evinden kaldırmak istiyoruz” diye başvuru yaptıkları ve gelen yanıtın, “Bu bir Devlet sorunu. Devlet resmi olarak kabul etmeli ki biz de resmi töreni Cem evinde yapalım” olduğu iddiası doğru mu.?

* 2002-2015 yılları arasında Genelkurmay’a, Alevi Şehitlerin cenazelerinin Cem evinden kaldırılması ile ilgili Türkiye genelinde toplam kaç başvuru yapıldı.? Bu başvuruların kaçına yanıt verildi.?

İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ İHLALİ DEĞİL Mİ?

* Askeri yetkililerin Şehit Aleviyse ailesine “Camide resmi tören düzenleyeceğiz, onayınızı istiyoruz” dediği ve aile kabul etmezse Cem evinden sonra Kaymakamlık, Valilik önü ya da Meydanda resmi tören yapılması ve Cem evinde ısrar edilirse askerlerin katılmadığı bir törenle şehit cenazesinin kaldırılması Türkiye’de inanç özgürlüğü ihlalinin açık bir göstergesi değil mi.?

* Norveç Helsinki Komitesi’nin İnanç Özgürlüğü Girişimi olarak Türkiye’de Temmuz 2013 - Haziran 2014 tarihleri arasında düşünce, din veya inanç özgürlüğü hakkı ile ilgili olarak yaşanan gelişmeleri uluslararası insan hakları hukukunu temel alarak değerlendirdikleri raporda, “Devletin eğitim alanındaki rolü, din veya inanç özgürlüğü hakkı ölçütlerinin gerektirdiği niteliklere sahip değildir.

Farklı inanç gruplarının mezarlık ve defin talepleri, yer tahsisi ve defin işlemleriyle ilgili yönetmeliklerde karşılık bulmamaktadır” ifadelerine yer verildi.

Devletin eğitim alanındaki rolü, din veya inanç özgürlüğü hakkı ölçütlerinin gerektirdiği niteliklere sahip olması hususunda AKP Hükümeti 2002-2015 yılları arasında herhangi bir çalışma yürüttü mü.? Yürütmüşse, bu çalışmalar neler.?

* Farklı inanç gruplarının mezarlık ve defin talepleri, yer tahsisi ve defin işlemleriyle ilgili yönetmeliklerde değişiklik yapılacak mı.?

 

 

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul–Ağustos.2015 – okkesb61@gmail.com,

http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,

https://twitter.com/okkesb E.mail: okkesb@telmar.net,

https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,- okkesb@gmail.com,

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul–Ağustos.2015 okkesb61@gmail.com,

Diğer Haberler

  • BERAT’A BERAT.!,
  • TÜRKİYE'NİN MEDYA HALİ & BALKAN ÜLKELERİ
  • ÜÇ YILDIR DİRENEN BOĞAZİÇİLİLER VE NAZIM
  • İSKİ'YE HAK ARAMAYA GİTTİLER, KOVULDULAR
  • MEDYA DÜNYASINI ÜZEN ÜÇ KAYIP
  • YENİ “DOSTUMUZ” İNGİLTERE... HAYIRLI OLSUN.!
  • 100’ÜNCÜ YILINDA TÜRKİYE FOTOĞRAFI
  • TÜRKİYE’DE SOSYAL DEMOKRASİ
  • LGBT VE 250 BİN KİŞİLİK GÖSTERİ
  • FELAKETİN DEMOGRAFİK ETKİSİ
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP