ZURNANIN “ZIRT” DEDİĞİ YERDEYİZ.!

Kuran’da; “Haksız Yere Birisini Öldürenin Onun Günahını Da Yüklenerek Büyük Bir Vebal (Günah) Üstlendiği Ve Âdeta Bütün İnsanlığı Öldürmüş Gibi Ağır Bir Suç İşlediği Belirtilir

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

ZURNANIN “ZIRT” DEDİĞİ YERDEYİZ.!

Kuran’da; “Haksız Yere Birisini Öldürenin Onun Günahını Da Yüklenerek Büyük

Bir Vebal (Günah) Üstlendiği Ve Âdeta Bütün İnsanlığı Öldürmüş Gibi Ağır Bir Suç İşlediği Belirtilir

Büyük Usta Karısına Yazdığı Mektupta:

“ Ölüm

Bir İpte Sallanan Bir Ölü.

Bu Ölüme Bir Türlü

                     Razı Olmuyor Gönlüm.

Fakat

Emin Ol Ki Sevgili;

Zavallı Bir Çingenenin

                       Kıllı, Siyah Bir Örümceğe Benzeyen Eli

                                                        Geçirecekse Eğer

                                                              İpi Boğazıma,

Mavi Gözlerimde Korkuyu Görmek İçin

                                                 Boşuna Bakacaklar

                                                                      Nâzım'a!” Diyor. (1)

Dünya nüfusunun yüzde 23’ünü oluşturan Müslümanların ki bunların sayısı 1 milyar 570 milyonu geçiyor, dini İslâm’a göre, insan (adam) öldürme fiili:

“İnsanların birbirine karşı işlediği en ağır suç ve günahtır.”

Hemen bütün dinler ile ahlaki öğretilerde ve hukuk düzenlerinde ağır bir dille kınanıp yasaklanmış ve yaptırımlara bağlanmıştır.

Kuran’da; “haksız yere birisini öldürenin onun günahını da yüklenerek büyük bir vebal (günah) üstlendiği ve âdeta bütün insanlığı öldürmüş gibi ağır bir suç işlediği belirtilir.(2)

Benzer ifadeler (3), Ahd-i Atik’te de vardır. (4)

Yanlışlıkla olması dışında; Allah tarafından “dokunulmaz” kılındığı belirtilen hiçbir cana kıyılmaması özellikle öğütlenmektedir. (5)

“Haksız yere” ve bilerek adam öldürmenin dünyevî cezasının “kısas”, (6) uhrevî cezasının da cehennemde ebedi kalış olduğu bildirilir. (7)

Fıkıh’ta (8) “haklı sebeplerle” insan öldürmeye izin verilmektedir. (9)

İslam Hukuku’na göre ölüm cezasını “kamu adına” yetkili kişi ve kurumlar verip, uygulayabilirler.

Şahısların, kendi başlarına bir insana ölüm cezası verip, uygulamaları söz konusu olamaz...

*

Türk Ceza Kanununda (TCK) insan öldürme suçu 81. maddede düzenlenmiştir:

“Bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.”

Suça azmettirme ise, TCK Madde 38’de düzenlenmiştir:

“Başkasını suç işlemeye azmettiren kişi, işlenen suçun cezası ile cezalandırılır.”

*

Şimdi gelelim zurnanın “zırt” dediği yere:

Konya'nın Selçuklu ilçesindeki Kayalar Camisi'nde; cami İmamı Ahmet Gür, cuma vaazı sırasında, meslektaşlarının öldürülmesine tepkilerini protesto ile gösteren doktorları hedef alan bir konuşma yaptı.

 

Dedi ki:

“Doktorlar dedi ki, bugün grevdeyiz. Öldürmez misin sen.? Dövmez misin, sövmez misin?” (10)

İmam efendi, cahil insanları doktorlara karşı suç işlemeye azmettiriyor.

Hem de camide.

Hem de dini bir görevi ifa ederken.

Hem de orada bulunan insanların inandığı İslâm dinine göre insan öldürmek kesinkes yasaklanmışken...

Dinin siyasallaşması veya siyasetin dini, din olmaktan çıkarması buna denir işte...

*

Bu vaazdan etkilenerek bir doktor öldürülürse eğer, yürürlükteki yasalarımıza göre “katil” gibi başı secdeye giden İmam Ahmet Gür de o cinayetten sorumlu olacaktır...

İmamın maaşı bizden alınan dolaylı ve dolaysız vergilerle ödeniyor...

*

Siyasete dinin karıştırıldığı, dinin siyasileştiği, siyasetin dini istismar ettiği her ülkede, bu tür “densizlikler” ve “dinsizlikler” yaşanmaktadır...

*

Laikliğin önemi, bu üzücü olay nedeniyle bir kez daha öne çıkmıştır...

*

“Laiklik: Toplum ve devlet düzeninin akla ve bilime dayalı olmasıdır.

Din-devlet ayrımı ya da din ve vicdan özgürlüğü, bu bütünün birer parçasıdırlar.

Laikliğin ortaya çıkmasını zorunlu kılan iki temel neden vardır:

Birincisi; farklı inançtan insanların barış içerisinde bir arada yaşamalarını sağlamak.

İkincisi; değişen koşullara, aklın ve bilimin ışığında çözüm arama yolunu açık tutmaktır.”  (11)

*

Ortaçağ karanlığına doğru bu hızlı gidişin sorumlusunu aramıyoruz artık!

Tüm enerjimizi bu çıkmaz yoldan dönmeye harcamalıyız.

Rehberimiz Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün önümüze koyduğu çağdaş medeniyet yoludur.

1542’de Alman köylülerinin ayaklanması ile başlayan ve 106 yıl süren *din savaşları*nı (12) yaşamadan, elde ettiğimiz bu önemli kazanımın değerini bilmezsek, canımız çok daha yanar, çook.!..

Ve daha da önemlisi:

Torunlarımıza çok kötü bir miras bırakmış oluruz...

Av. Cemil Can

 

 

DİPNOTLAR:

 

KARIMA MEKTUP

Bir Tanem.!

Son Mektubunda:

*Başım Sızlıyor

            Yüreğim Sersem.!*

                                Diyorsun.

*Seni Asarlarsa

       Seni Kaybedersem*

                            Diyorsun;

                                    "Yaşayamam.!"

Yaşarsın Karıcığım,

Kara Bir Duman Gibi Dağılır Hatıram Rüzgârda;

Yaşarsın, Kalbimin Kızıl Saçlı Bacısı

En Fazla Bir Yıl Sürer

                  Yirminci Asırlarda

                                      Ölüm Acısı.

Ölüm.!

Bir İpte Sallanan Bir Ölü.

Bu Ölüme Bir Türlü

                     Razı Olmuyor Gönlüm.

Fakat Emin Ol Ki Sevgili;

Zavallı Bir Çingenenin

                       Kıllı, Siyah Bir Örümceğe Benzeyen Eli

                                                        Geçirecekse Eğer

                                                              İpi Boğazıma,

Mavi Gözlerimde Korkuyu Görmek İçin

                                                 Boşuna Bakacaklar

                                                                      Nâzım'a!

Ben, Alaca Karanlığında Son Sabahımın

Dostlarımı Ve Seni Göreceğim,

Ve Yalnız

Yarı Kalmış Bir Şarkının Acısını

                               Toprağa Götüreceğim...

 

Karım Benim.!

İyi Yürekli, Altın Renkli,

Gözleri Baldan Tatlı Arım Benim;

Ne Diye Yazdım Sana

                          İstendiğini İdamımın,

Daha Dava İlk Adımında.!

Ve Bir Şalgam Gibi Koparmıyorlar

                                             Kellesini Adamın.

Haydi, Bunlara Boş Ver. Bunlar Uzak Bir İhtimal.

Paran Varsa Eğer

                       Bana Fanila Bir Don Al,

Tuttu Bacağımın Siyatik Ağrısı,

Ve Unutma Ki

Daima İyi Şeyler Düşünmeli

                                   Bir Mahpusun Karısı.

(2) El-Mâide 5/28-32

(3) Tekvîn, 4/1-8

(4) Kutsal Kitap'ın birinci yüzyılda Grekçe kaleme alınan yazılarına "Yeni Ahit" adı verildi.

(5)  El-En‘âm 6/151

(6) Kısas, Kasten adam öldürme ve müessir fiil (etkili eylem) suçlarında, suçlunun işlediği fiile denk bir ceza ile cezalandırılmasıdır.

(7)  El-Bakara 2/178; En-Nisâ 4/93; El-Mâide 5/45

(8) Fıkıh,  İslâm ibadet ve hukuk ilmi

(9) Savaşta düşmanın öldürülmesi “haklı sebep” kabul edilir.

(10) https://www.odatv4.com/guncel/imam-cuma-hutbesinde-boyle-seslendi-grevde-olan-doktoru-oldurmez-misin-sen-243953

(11) https://tr.pinterest.com/pin/605452743636745238/

(12) https://tr.wikipedia.org/wiki/Kategori:Avrupa%27da_din_sava%C5%9Flar%C4%B1

 


© #medyagunebakis.com, #ToplumsalMuhalefet,



Diğer Haberler

  • DARBE KİMDEN GELİRSE GELSİN KARŞIYIZ..
  • TRABZONLULAR BİRLEŞİNİZ
  • SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI…
  • KUL VE MAHLÛKAT HAKKI..
  • ADAM OLMAK–OLAMAMAK VE GAZETECİLİK
  • SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI..
  • DERNEKLER KANUNUNA MUHALEFET
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP