GOLAN TEPELERİ & CEVLÂN NAHİYESİ

“Golan Tepeleri” denen yer bizim eski “Cevlân Nahiyesi”dir ve Bayat Türkmenleri’nin vatanıdır.!

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

GOLAN TEPELERİ & CEVLÂN NAHİYESİ

 “Golan Tepeleri” denen yer bizim eski “Cevlân Nahiyesi”dir.

GOLAN'ın bir adı da CEVLAN olunca....Yani Ceylanların dolaştığı yayla...  GOLAN, Farsça KUL'LAR, yani halkına gönüllü KUL KÖLE olanların yeri. 

Batılı tarihçiler bizde KUL ne demektir bilmezler, "esir" anlamında Memluk devletine -KÖLEMEN Devleti derler.  

Aşık Kul Himmet köle miydi? 

Ya da Türkmenistanlı halk şairi MAHDUM KULİ...

Aşık Cevlani de kendine bu adı mahlas alınca... Karslı Aşık Cevlani ... 

Köroğlu Kiziroğlu gibi türküleri radyo arşivlerine kazandıran CEVLANİ...

Ne alaka diyeceksiniz. 

Memluk devletinin kurucuları Kafkas Türkleriydi. Onlara KÖLEMEN devleti denildi, BEYATA/ATABEY olan KUTUZ Memlük beyi... 

İŞTE ONUN YAYLASI OLMALIYDI GOLAN.

GOL, KUL, OĞUL, yani Allah'ın iyi KUL'u, Roma işgalinden Kudüs'ü kurtarmaya gelen Kafkasyalı komutanın sıfatı.  

Şimdi daha özel bir yorum ekleyeyim; Antep'te BEYAZ soyadlı köklü bir aile vardır, BAYAT /BAYAZ adını yaşatmakta olan. 

BAYAT aşiretinin alt kollarını Sayın Halacoğlu listelemiştir, çok dalları vardır. 

Sanırım bir kolu Rize'ye yerleşen Tiryakiler, Oğuzların Bayat boyundandı. Hatta Rize kolunda Oğuz adı erkek çocuklarında yaşatılır.

GOLAN çok soylu bir kültür tarihin bize son belgesidir. Orayı da İsrail işgal ettiyse, sırada Antep var, sonra Kars... 

https://www.youtube.com/watch?v=eM5RB0_NmCQ

Dursun Cevlani'nin Köroğlu destan hikayelerini yaşatması nasıl bir kültürden geliyor, bilmek için hayli derine inmek gerekiyor. O derinliği çoktan kaybettik. 

Ne Sasani devletini Kafkas Türklerinin kurduğunu, ne de Memlük devletini Kafkas Türklerinin kurduğunu çocuklarımıza söylemiyoruz, neyse ki Mısır tarihi Kölemen Türk devleti diye anlatıyor, Türk ATABEY'i Kutuz'un heykellerini koruyorlar. Biz de Kafkaslardan getirilmiş bir Köle'nin kurduğu devletti, gibi bir palavraya inanmaya devam ediyoruz. 

GOLAN, Leyla Zeynep Sultanımızın ceylanlar gibi sektire sektire dolaştığı yayladır desem, o da kim dersiniz. Torunlarımız çok az bir zaman sonra "Atatürk mü o da kimmiş?" diyecek, farkındasınız, onun gibi. Saygılarımla.. Mahiye Morgül

Not: Öğrenci intiharlarıyla ilgili yazım odatv'de yayındadır.

odatv.com/uc-ogrencinin-intiharina-okul-kitaplari-mi-neden-oldu-29031913.html

30 Mar 2019 00:36

 

 

GOLAN TEPELERİ & CEVLÂN NAHİYESİ

“Golan Tepeleri” denen yer bizim eski “Cevlân Nahiyesi”dir ve Bayat Türkmenleri’nin vatanıdır.!

Amerikan Başkanı Donald Trump yine uçuk mu uçuk bir karar verdi ve İsrail’in 1967 Savaşı’nda işgal, 1981’de de ilhak ettiği Golan Tepeleri’ni “İsrail toprağı” olarak tanıdı!

Trump’un kararı uluslararası hem hukuka, hem barışa, hem de hak ve adalet kavramlarına  tamamen terstir ama ardından yaşananlar bakımından çok daha hüzün verici bir tarafı vardır:

Türkiye’nin haricinde hiçbir İslam ülkesinin bu oldu-bittiye karşı çıkamaması, Trump’a “Golan denen yer aslında Suriye’ye ait iken ve ortada Birleşmiş Milletler’in İsrail’i bölgeyi terketmeye çağıran kararları varken sana ne oluyor.? Kimin toprağını kime veriyorsun.?” deme cesaretini bulamamış olması!

Mısır’ın Cemal Abdülnasır’ının, Suriye’nin Salâh Cedid’inin ve Ürdün’ün Hüseyin’in 1967’de beraberce sahneledikleri emsalsiz beceriksizliklerinin neticesinde İsrail’in işgaline uğrayan Golan Tepeleri, Ortadoğu’nun yarım asırdan buyana müzmin derdidir.!

Golan Tepeleri’ne bundan seneler önce Kudüs’te bulunduğum sırada zar-zor izin alarak bir-iki defa gitmiştim. Aşağıya baktığınızda bir tarafta alabildiğine Suriye, diğer tarafta da Ürdün uzanıyordu ve en yüksek noktalardan birinde turistler için konmuş teleskopu andıran dürbünler vardı.! Şam’ı mı seyretmek istediniz? Dürbünün kumbarasına biraç şekel atıyor ve bir-iki dakikalığına Emevî Camii’ni bile görebiliyordunuz! Minarelerini, geniş avlusundaki insanları herşeyini…

Maksat turistin parasını almak değil, “Suriye işte tabak gibi önümüzde duruyor! Şam’ı istediğimiz an dümdüz edebiliriz” mesajını vermekti, yani psikolojik harekâtın âlâsını yapıyorlardı…

“CEVLÂN”I İŞİTTİNİZ Mİ?

Bugün “Golan” denen bölge, Birinci Dünya Harbi’nin sonlarına kadar Şam sancağımıza bağlı olan ve o zamanki telâffuzumuzla “Cevlân” dediğimiz nahiyedir; başında uzun seneler, hattâ asırlar boyunca İstanbul’dan gönderilen Enderun’dan yahut Mekteb-i Mülkiye’den yetişmiş idareciler bulunmuştur.

Ama, Golan’ın yahut Cevlân’ın bizim için çok daha önemli bir başka özelliği vardır: Bölgede tâââ 11. asırdan, yani bin seneden buyana Türkler’in, yani Oğuzlar’ın “Bayat” aşiretine bağlı Türkmenler’in yaşamakta olması!

Golan Tepeleri’ndeki Türk varlığının geçmişini kısaca anlatayım:

11. asırda Asya’dan ve İran taraflarından aşiretler halinde batıya doğru yürüyen Türk aşiretleri önce Irak’a ve Suriye’ye gitmişler, buralardaki otlaklar hayvanlarının ihtiyacını karşılayacak genişlikte olmadığı için gelenlerin ekseriyeti Güneydoğu Anadolu üzerinden Anadolu’nun iç kısımlarına geçmişti.

Daha kalabalık bir grup, Malazgirt Savaşı’nın ardından ve Alparslan’ın ardından tahta geçen Melikşah’ın iktidar senelerinde Uvakoğlu Atsız’ın liderliğinde Suriye’ye gitti. Burada yerleşen Türk boylarının en kalabalık grubunu “Halep Türkmenleri” veya “Şam Bayatları” denen Türkmen aşireti teşkil ediyordu…

Oğuzlar’ın 24 boyundan biri olan Bayatlar’a mensup olan Şam Bayatları, Halep ile çevresini yurt edindikten sonra hem Selçuklu, hem de Osmanlı devirlerinde kış aylarını Halep taraflarında geçirdiler ve her yaz yaylaya çıkmak için tâââ Sivas’a kadar uzandılar. Bu gidiş-gelişler devletin vergi tahsil edip asker sağlamak maksadıyla aşiretleri zorunlu iskâna tabi tutmasına kadar yüzyıllarca devam etti.

Bayatlar ile beraber Suriye’ye giden Salur boyu da yine asırlarca Halep ile Sivas arasında mekik dokudu. Üsküdar’daki Valide Camii için hazırlanan vakfiyenin en önemli gelir kaynağını, mecburî iskâna tâbi tutulan bu iki aşiretten alınan vergiler teşkil edecek, aşiretler vergi kayıtlarında “Yeni il” diye geçeceklerdi.

Suriye’de bugün iki milyonun üzerinde olduğu tahmin edilen ve bir kısmı savaşın ardından Türkiye’ye sığınan Türkmen nüfusun ekseriyetinin anadili zaten Türkçe’dir. Bölgenin yerle bir olmasına kadar Halep, Humus, Lâzkiye, Rakka ve Deraa’da yaşayan Türkmenler’in yanısıra 1967 Savaşı’na kadar Suriye toprağı olan ve şimdi İsrail’in işgali altında bulunan Golan’da artık az da olsa Türkmen nüfus vardır ve Golan Türkmenleri de Oğuzlar’a mensup Bayat aşiretinin mensuplarıdır.

DIŞİŞLERİ’NİN ŞABLON TORBASI

Dışişleri Bakanlığımız, Golan Tepeleri ile ilgili bir açıklama yapmış; “Bu kararı hiçbir şekilde tanımadığımızı ve tanımayacağımızı” söylemiş, sonra “Vahim sonuçlar yaratabilecek tek taraflı karardan ötürü bölgede artacak gerilim ve tırmanmanın tek sorumlusu İsrail olacaktır” demiş…

Bu açıklamanın Amerikan Başkanı Trump’ın Golan Tepeleri ile ilgili ilhak kararını tanımasından sonra yapıldığını zannettiniz değil mi.?

Hayır! Açıklama bundan tam 38 sene önce, 1981 Aralık’ında, İsrail’in Golan’ı ilhak ettiğini duyurmasının ardından yapılmış! Ama, 1981’deki bu açıklama Başkan Trump’ın ilhak kararını geçen gün tanımasının ardından Dışişlerimizin yaptığı son açıklamasına öyle benziyor ki! Nerede ise tıpatıp aynı…

Dikkat ederseniz son bir-iki sene içerisinde sadece Bakan Bey’in, yani Mevlüt Çavuşoğlu’nun alışılmıştan farklı ve sert konuştuğunu ama Bakanlığın açıklamalarının hep aynı minvalde, sade suya tirit sözlerden ibaret kaldığını görürsünüz…

Dışişleri Bakanlığımızda zannedersem içerisinde “vahim sonuçlar yaratabilecek girişim”, “şiddetle kınıyoruz”, “şanssız bir ifade”, “kabul edilemez karar” yahut “talihsiz açıklama” gibisinden beylik sözlerle dolu bir torba var! Her diplomatik krizde bu torbadan niyet çeker gibi birkaç şablon çekiyor, bu şablonları bir kâğıda altalta sıralıyor, en üste hadisenin ne olduğunu ve tarihini yazıyor, sonra da bu işe “sert şekilde kınama” diyorlar.!

Murat Bardakçı, Habertürk, 27 Mart 2019

 

@#ÖkkeşBölükbaşı ©#MedyaGünebakış

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul–Nisan.2019 okkesb61@gmail.com,

http://www.medyagunebakis.com/ - okkesb@turkfreezone.com,

Diğer Haberler

  • DARBE KİMDEN GELİRSE GELSİN KARŞIYIZ..
  • TRABZONLULAR BİRLEŞİNİZ
  • SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI…
  • KUL VE MAHLÛKAT HAKKI..
  • ADAM OLMAK–OLAMAMAK VE GAZETECİLİK
  • SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI..
  • DERNEKLER KANUNUNA MUHALEFET
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP