NAGEHANIN GÖZÜYLE ADNAN
HOCA OPERASYONU
Elimizde Çok Önemli Bir Fırsat Var. Adnan Oktar Ve Örgütüne
Yönelik Operasyonu Bu Kez Heba Etmemeliyiz. 
Bu
kez 99’daki gibi yanlış bir zemin ve işkenceyi olağan gören bir emniyet yok.
Bu
sapkın yapının üzerine kararlılıkla giden bir güvenlik teşkilatı var. İddialar
son derece somut, hukuki bir süreç işliyor. Yargı mensupları topu birbirinin
üzerine atmamalı. Bundan 19 yıl önce zaman aşımına uğratılan süreç gibi
olmamalı. Bunun için başta Aile Bakanlığı, sivil toplum örgütleri ve Diyanet’in
sürece müdahil olması, biz gazetecilerin de gündemden bu operasyonu düşürmemesi
lazım. 
Cuma
ve cumartesi günü operasyonun ilginç ayrıntılarını bu köşede sizlerle
paylaştım. Elimden geldiğince bu sürece destek olmaya, bu pislikten Türkiye’nin
bu kez kökten kurtulması için elimden gelen katkıyı sağlamaya çalışacağım.
Örgütten
ayrılan ve yıllar önce yolu bu örgütle kesişip sonra ellerinden kurtulanlarla
konuşuyorum. Onlardan dinledikçe hayretim artıyor. Aklın, vicdanın almadığı şeyler…
Sapkınlıkta sınır tanımayan, şeytani, iğrenç, kahredici bir akıl…
Dinlediğim
bir çok anekdot içinden dikkatimi çekenleri size özetlemeye çalışacağım…

90’LARDAN 2000’LERE
DEĞİŞEN PROFİL
Adnan
Oktar 90’lı yıllarda eğitimli, maddi durumu iyi ailelerin çocuklarını
topluyordu. Belli başlı kolejlerden, üniversitelerden kızları erkekleri
tuzağına düşürüyordu.
Daha
sonra bu profil değişmiş. Son yıllarda gurbetçi çocukları, eğitim ve statü
olarak daha düşük ailelerden gelenler örgüte eklenmeye başlamış. Bunda sosyal
medyanın yaygınlığının ve erişimin kolaylaşmasının da önemli bir rolü var.

BU ÖRGÜTE DOĞAN
ÇOCUKLAR
90’ların
başında sık olmamakla birlikte normale yakın evlilik hayatı yaşayanlar varmış.
Bu birlikteliklerden çocuklar da dünyaya gelmiş.
Sonra
Oktar klasik anlamdaki evliliği lağvetmiş, çocuklar ortada kalmış. Bugün bir
çoğuna anneanne ya da babaanneleri bakıyor. Anne-babalarını hiçbiri tanımıyor.
Bakın
size beni kahreden bir olay anlatayım:
Bu
operasyon sırasında bugün 18 yaşında olan ve 7 yaşındayken annesinden
ayrılmış bir çocuğun fotoğrafını gözaltına alınan bir anneye göstermişler.
11
yıl sonra çocuğunu ilk kez gören bir anneden ne beklersiniz.? Duygulanmasını,
ağlamasını değil mi.? Hayır! Öz çocuğunun fotoğrafına buz gibi bir ifadeyle
bakıp ‘benim inancıma göre yetişmemiş bu çocuk benim değil.!’ diyerek fotoğrafı
itmiş kadın.!

MİDE BULANDIRICI
GERÇEK
Evlilik
örgütte hala var ancak tamamen göstermelik.
Evli
olanlar birbiriyle ilişkiye giremiyormuş. Şimdi yazacaklarım daha önce zaman
zaman dile getirildi. Maalesef çok rahatsız edici ancak nasıl bir sapkınlıkla
karşı karşıya olduğumuzu bilmeniz açısından önemli: Normal cinsel ilişki
yasakmış. Kadınlar turnike denen tecavüz sarmalına sokuluyormuş. Hatta birçok
kadın yaralanıyormuş bu esnada. Sonrasında bir tür kölelik psikolojisine girip,
itaat etmeye başladıkları söyleniyor.
Bugün
ekranda, Adnan Oktar’ın yanında, etrafında gördüğümüz kadınların bir kısmı bu
süreçten geçmiş.!

ADNAN OKTAR’IN
ANNESİ
Oktar,
ağına düşürdüklerini önce ailelerinden koparıyor. Hatta ailelerine düşman
ediyor. Yıllarca feryat eden, çocuğunu bunların elinden kurtarmaya çalışan anne
babalara şahit olduk.
Bunu
nasıl yaptığını soruşturduğumda Oktar’ın müritlerine ailelerini önemsemeyi
Allah’a şirk koşmak olarak benimsettiğini duydum.
Ancak
bir yandan gençleri ailesinden koparırken diğer yandan da kendi annesine
örgütün imkanlarını sonuna kadar sunuyor, ona baktırıyor, bayramlarda örgüt
mensuplarını annesine bayramlaşmaya gönderiyormuş. Adnan Oktar’ın annesinin
99’da cezaevine gelip oğlunu ziyaret etmesinden biliyoruz. 
Tanıyanların
anlattığı çok sert mizaçlı, agresif bir kadın olduğu. Oğluna karşı da öyleymiş,
otoriter bir anneymiş. Ancak Oktar gençleri ‘Allah için’ ailelerinden
koparırken kendi annesine çok düşkün.
Anne
Dragos’ta yaşıyor. 90 yaşının üzerinde ve yatalak. Örgüt içinde ‘mehdi annesi’
olarak çok özel bir yere sahip. Ona Bacılar bakıyor.
Oktar’ın
bir de Hatay’da oturan doktor bir erkek kardeşi var. ilk yıllarda ağabeyinin
görüşlerini paylaştığı biliniyor ancak mehdilik iddialarından sonra uzaklaştı
deniyor. Öte yandan bu kardeşin iki kızı İstanbul’da ve onlar da Oktar’ın
cinsel istismarına uğramış.!

2007’DE KAPANAN
DOSYA VE O İLGİNÇ AÇIKLAMA
99’da
başlayan ve 2005’te zamanaşımına uğratılan dosyanın ardından bir ailenin
şikayeti üzerine Oktar ve örgütü ile ilgili 2007’de gizli tanıklı yeni bir
dosya açılmıştı. Bu dosyanın savcısı tanıdık bir isimdi.
2015’te
kaçan, FETÖ’nün kilit isimlerinden Fikret Seçen!
Şikayet
üzerine köşke baskın yapıldı, birkaç tarihi eser çıktı, sonra süreç Yargıtay’a
gitti.
Bu
sırada Adnan Oktar ilk kez, birkaç gündür sosyal medyada dönen, ‘Fethullah
Gülen Kahtanidir’ açıklaması yaptı. (Kahtani mehdinin yardımcısı demekmiş, ben de bu vesileyle
öğrendim)
Sonrasında Yargıtay dosyayı kapattı… 
Nagehan Alçı - 20.07.2018
@#MedyaGünebakış
©#MedyaGünebakış
Ökkeş
Bölükbaşı,
İstanbul -Ağustos.2018- okkesb61@gmail.com, http://www.medyagunebakis.com/ --- okkesb@turkfreezone.com,
|